"başbakan'a" - Traduction Turc en Arabe

    • رئيس الوزراء
        
    • لرئيس الوزراء
        
    Bayan? Affedersiniz. Lütfen Başbakan'a dokunmayın. Open Subtitles سيدتى سيدتى لا داعى أن تلمسى رئيس الوزراء
    Birinin gidip görevli bölümüne bakması gerek. Ben Başbakan'a bakayım. Open Subtitles سأذهب لأتفقد رئيس الوزراء نتقابل بعد خمسة دقائق
    İşte bu Akki'nin Başbakan'a gönderdiği gizli raporu. Open Subtitles وأنظرى لهذا، إنه تقرير أكى السرى المقدم لـ رئيس الوزراء
    Senatör Richards oğlunun intikamını almak ve savaş başlatmak için Başbakan'a süikast düzenliyor. Open Subtitles ماذا هناك؟ ستقوم السيناتور باغتيال رئيس الوزراء لتنتقم لموت ابنها، وتبدأ حرب
    Başbakan'a adil bir uyarıda bulundum, ve bunu yerine getirmekte kararlıyım. Open Subtitles لقد أعطيت تحذيراً واضحاً لرئيس الوزراء وأنا أنوى تنفيذه
    Başbakan'a herhangi bir şey olursa sizi sorumlu tutarım. Open Subtitles إذا حدث أي شيء لرئيس الوزراء" "سأحملك المسؤلية"
    Hükümdar, Başbakan'a asla içecek sunmaz. Open Subtitles العاهل لا يعرض أبداً المشاريب على رئيس الوزراء
    Başbakan'a iletmeni istediğimiz önemli bir endişemiz var. Open Subtitles لدينا قلق بالغ ونود أن ننقله إلى رئيس الوزراء
    Gitmeden önce Başbakan'a istifamı sunacağım. Open Subtitles سأقدم استقالتي إلى رئيس الوزراء قبل أن أذهب.
    Başbakan'a arabasından buraya kadar şahsen eşlik ettim. Open Subtitles لقد رافقت رئيس الوزراء شخصياً من المكتب حتى سيارته .
    Neden direk Başbakan'a hayatının tehlikede olduğunu söylemiyoruz? Open Subtitles ...لماذا لا نخبر رئيس الوزراء أن حياته في خطر؟
    Sadece Başbakan'a cevap veririz. Open Subtitles لا نتلقى أوامر إلا من رئيس الوزراء
    Ne olursa olsun Başbakan'a gitmeyeceğim. Open Subtitles لا يهم لكنني لن اقوم بمهمة رئيس الوزراء
    Ben Başbakan'a hesap veririm, Hanka'ya değil. Open Subtitles {\fnArabic Typesetting}"أُحاسَب من قِبل رئيس الوزراء لا آليات "هانكا
    Ben Başbakan'a rapor veriyorum ve O bile... ne yaptığımızı sormayacak kadar akıllı! Open Subtitles لقد أبلغت رئيس الوزراء, لقدكانأذكىمن... يمليني ما أفعله... .
    Bunu Başbakan'a anlatmak zorundayım. Open Subtitles سأضطر لإخبار رئيس الوزراء
    Telefonu Başbakan'a vereceklerdi. Open Subtitles سيقومون بوضعك مع رئيس الوزراء
    Kraliçe Başbakan'a burun kıvırdı! Open Subtitles الملكة تستخف من رئيس الوزراء!
    Bayan Bunting Başbakan'a olan desteğiyle bizi şoka uğrattı. Open Subtitles آنسة (بونتينج) صدمتنا بدعمها لرئيس الوزراء
    Lafı açılmışken, beni Başbakan'a ispiyonladığına inanamıyorum. Open Subtitles حسنا، بينما نحن على هذا الموضوع لا أستطيع أن أصدق أنك ذهبت ووشيت بي لرئيس الوزراء !

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus