Tabii, boyayı başka bir şey için kullanmadıysa. | Open Subtitles | مالم هم كَانوا إستعمال الطلاءِ لشيء آخر. |
Yapamam. Bu başka bir şey için gerekli. | Open Subtitles | لا أستطيع لقد أدخرناه أنا و زوجتي لشيء آخر |
Muhteşem gözüküyor ama iştahımı başka bir şey için saklıyorum. | Open Subtitles | حَسناً، يَبْدو رائعا لكن أُوفّرُ شهيتَي لشيء آخر |
Yanı buraya başka bir şey için geldin. | Open Subtitles | لذا فأفترض أنك هنا لسبب آخر |
Sana sadece seçmeleri iptal ettiklerini söylemek için aramıştım, bu yüzden, belki de başka bir şey için dua etmelisin. | Open Subtitles | إتصلت لأخبرك أنّهم ألغوا الإنتقاء لذا فبوسعكِ الصلاة لشيء آخر |
Tamam, başka bir şey için ödediğimi kabul ediyorum. | Open Subtitles | حسناً، اسمع، أعترف بأنني كنت أدفع له لشيء آخر |
Belli ki Milner'in boğazını her kim kestiyse o bıçağı başka bir şey için kullanmış. | Open Subtitles | الواضح من شرائح الحلق ميلنر المستعملة التي سكين لشيء آخر. |
Ama kaptan olursam sana vermek zorunda kalacağım o enerjimi onu başka bir şey için saklamalıyım. | Open Subtitles | ولكن ذلك الجزء مني الذي كنتُ لأعطيه لك لو كنتُ كابتن أرغب في توفيره لشيء آخر |
Biz bunların başka bir şey için olduğunu bulduk -- burada bu dikenin başka bir bölümü var. | TED | وقد وجدنا أنها لشيء آخر -- هنا جزء من ذلك العمود |
Bahse girerim, resimlerimi incelemek yerine başka bir şey için gelmişsinizdir. | Open Subtitles | أظن أنك أتيت لشيء آخر غير دراسة لوحاتي |
O zamana dek başka bir şey için vakit yok. | Open Subtitles | حتى ذلك الوقت ليس لدينا وقت لشيء آخر |
Victor'ın ilaçlarını almamız gerek. başka bir şey için vaktimiz yok. | Open Subtitles | علينا جلب الأدوية التي يحتاجها (فيكتور)، ولا نملك وقتًا لشيء آخر. |
Buraya başka bir şey için geldim. | Open Subtitles | جئت هنا لشيء آخر |
Teşekkür ederim, ama hayır, onlar başka bir şey için. | Open Subtitles | شكراً لكم، لكن... . لا، هم لشيء آخر. |
başka bir şey için de kullanılabilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن إستعماله لشيء آخر ؟ |
Ama siz buraya başka bir şey için geldiniz. | Open Subtitles | ولكن جئت هنا لسبب آخر. |
- Ya da Lobos seni başka bir şey için istiyor? | Open Subtitles | -لوبوس) بحاجة إليك لسبب آخر) |
Bu gururlu ve yüce bir meslek ancak sen bunu başka bir şey için kullanıyorsun. | Open Subtitles | إنه عمل نبيل و مهيب و لكنك تستغلينه للوصول لشيء أخر |
İhtimal ki ona başka bir şey için de ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | الإحتمالات تُشير لكونهما يحتاجانه لشيءٍ آخر أيضاً. |
Neyse, seni buraya başka bir şey için çağırdım. | Open Subtitles | على أية حال.. لقد أحضرتك إلى هنا من أجل شيء آخر |