Tesla dünyayı aydınlatan kişi oldu, ancak bu sadece bir başlangıçtı. | TED | أصبح تيسلا الرجل الذي أنار العالم، لكن تلك كانت البداية فقط. |
Bu, insanların ne ile ilgili olduğunu anlaması için yavaş bir başlangıçtı. | TED | كانت البداية صعبة لإقناع الناس عن فوائد هذا المشروع. |
Ama benim okuluma gelmek sadece bir başlangıçtı. | TED | لكن الدخول إلى مدرستي كان مجرّد البداية فقط. |
Sizlere beş tane kendine has sorun sunacağım. Köprüdeki kadınlar bir başlangıçtı. | Open Subtitles | وأنا لدي خمس مشاكل والمرأتين اللتين وجدتموهن على الجسر كانوا مجرد بداية |
Yuvarlak Masa Şövalyeleri sadece bir başlangıçtı... unutulmayacak güzellikte bir devirdi. | Open Subtitles | المصاحبة كانت بداية موجزة مدة جميلة لا يمكن نسيانها |
Ve tabii ki bu sadece bir başlangıçtı. Daha sonra trenler arabaya dönüştü. Ve bu, bu süreçin sona erdiğini gösteriyor. | TED | و بالطبع كانت هذه هي البداية فقط. فبعد القطارات جاءت السيارات. و كانت تلك هي نهاية هذه العملية. |
Nikaragua başlangıçtı. Sırada Guatemala ve Honduras var. | Open Subtitles | نيكارجوا كانت فقط البداية يليها جواتيمالا و الهندوراس |
Gizli Dosyaları kapatmak, Scully ile seni ayırmak, bunlar sadece başlangıçtı. | Open Subtitles | إغلاق الملفات المجهولة، فصل أنت وسكولي، كان فقط البداية. |
Korkarım Guillermo Cortez sadece bir başlangıçtı ve Elena da büyük bir tehlike altında. | Open Subtitles | أخاف أن موضوع جليرمو كورتيز كان مجرد البداية وان هناك خطر كبير وإلينا خطر كبير أيضاً |
Ve bu sadece başlangıçtı, gelmeye devam edecekler. | Open Subtitles | و هذه كانت البداية فقط سوف يأتي المزيد منهم |
Ve bu sadece başlangıçtı, gelmeye devam edecekler. | Open Subtitles | و هذه كانت البداية فقط سوف يأتي المزيد منهم |
Bugün parkta gördüklerin sadece başlangıçtı. | Open Subtitles | ما رأيته بالحديقة اليوم ما هو إلا البداية. |
Bugün parkta gördüklerin sadece başlangıçtı. | Open Subtitles | ما رأيته بالحديقة اليوم ما هو إلا البداية. |
Belki de burada olduğunu haber vermek istedi sadece. Belki de bu başlangıçtı. | Open Subtitles | أو لربّما تريد إعلامنا بأنّها طليقة، قد تكون تلك البداية وحسب |
Köprüdeki kadınlar bir başlangıçtı. | Open Subtitles | والمرأتين اللتين وجدتموهن على الجسر كانوا مجرد البداية |
Kötü bir başlangıçtı. Sonra her şey yoluna girdi, anladın mı? | Open Subtitles | بدأنا بداية عنيفة لكن تحسنت الأمور بعد ذلك، أتفهمين؟ |
Böylece başladık, ve çok güzel bir başlangıçtı. | Open Subtitles | لذا جعلنا البداية، وأعتقد هو بداية جيدة جدا |
Hükümet ve ekonomi çöktü. Bu bir başlangıçtı 100 yıllık cehennemin. | Open Subtitles | وانهارت الجكومات والاقتصاد . وكانت هذه بداية الأمر |
Almanya'daki finansal sorunlarım sadece başlangıçtı. | Open Subtitles | مشكلتي المالية في ألمانيا كانت مجرد بداية. |
Dünyayı değiştirecektik ve bu sadece daha başlangıçtı. | Open Subtitles | كنا ستعمل على تغيير العالم، كان هذا مجرد بداية. |
Ama, iyi bir başlangıçtı yani, teşekkürler. | Open Subtitles | لكنها , كانت بداية جيدة لذا , شكراً لكِ حسناً |
Bu bir başlangıçtı, ihtiyacımız olan şey. | Open Subtitles | مهلاً إنها بدايه وهذا ما إحتجناه |