"başlarsınız" - Traduction Turc en Arabe

    • تبدأ
        
    • وتبدأ
        
    • وتبدأون
        
    • بدأتم
        
    • بالمظهر المناسب
        
    • تشتغل في
        
    Hedeflerin olduğu bir listeyle işe başlarsınız. Listede belki 50 kişi vardır,.. Open Subtitles تبدأ بقائمة أهداف، قد يكون فيها 50 شخص، أو ربما 200 شخص،
    Peki, bilirsiniz yeni bir kelimeyi öğrendiğinizde ve sonra o kelimeyi her yerde görmeye başlarsınız? TED الآن، كما تعلمون عندما تتعلم كلمة جديدة، ثم تبدأ في رؤية تلك الكلمة في كل مكان؟
    Çünkü, kendinizi ve ilişkinizde kazandığınız veya kaybettiğiniz şeyi düşünmeyi bırakmaya ve ne vereceğinizi düşünmeye başlarsınız. TED وذلك لأنك تتوقف عن التفكير في نفسك وماذا تكتسب أو تخسر في علاقتك، وتبدأ في التفكير في ما لديك لتقدمه.
    Büyük problemi alırsınız ve onu küçük parçalara bölersiniz ve bunlara hücum etmeye başlarsınız. TED تأخذ المشكلة الكبيرة وتبدأ بتجزأتها نزولا إلى أجزاء أصغر وتبدأ في الهجوم عليها .
    Tüm bunlara da, sürece odaklanarak başlarsınız. TED وتبدأون كل ذلك عن طريق التركيز على العملية.
    Sulama istediğiniz yere bir şeyler ekmenize olanak sağlamaya başlar, sadece nehirlerin aktığı yerler dışında. Bu organic tarımı yapmaya başlarsınız, bu şeyleri makinayla yapmaya başlarsınız. Makinalaşma, fazla miktarda suyla birlikte yüksek ölçekli tarıma yol açar. TED الري بدأ يجعلكم قادرين على زراعة أشياء أينما تريدونها، خلافاً لأماكن فيضان الأنهار. بدأتم تحصلون على الزراعة العضوية، بدأتم في دمج الآلات في هذه الأشياء. الآلات، مع كم كبير من الماء، تقود إلى زراعة على نطاق واسع جدا.
    İşte bunun gibi anlarda olmak istediğiniz gibi formda olmadığınızı fark etmeye başlarsınız. Open Subtitles يبدأ في تلك اللحظات عندما تحس أنك لست بالمظهر المناسب الذي تود أن تظهر عليه
    Önünüze gelen işleri yapmaya başlarsınız. Open Subtitles تشتغل في أي عمل تجده في طريقك
    Siyasi bir kampanyada, bunu başarmaya dönüşecek kapasite ve ilgiden yoksun bir şekilde başlarsınız. TED ففي الحملة السياسية، فإنك تبدأ بلا أي اهتمام، ولا اي قدرة على تحويل ذلك إلى أفعال.
    Halbuki bir felaket esnasında, bütün ilgiyle alakayla ancak hiçbir kapasiteniz olmadan başlarsınız. TED غير انك في الكارثة، فإنك تبدأ مع كل الاهتمام وبلا أي قدرات.
    Temiz bir sayfaya keçeli kalem ile hiç kelime kullanmadan nasıl tost yapıldığını çizerek başlarsınız TED يبدأ التمرين بصفحة بيضاء وقلم، وبدون أي استخدام للكلمات، تبدأ برسم خطوات تحميص الخبز.
    Teslim olmuş şekilde davranır, ve sonra dinin hakikatlerini anlamaya başlarsınız. TED إذ تسلك وتتصرف بالتزام ومن ثم تبدأ بفهم حقائق الدين.
    Ondan sonra kömürün üzerine koyup döndürmeye başlarsınız. Open Subtitles \u200fبعد ذلك، تضعه على الفحم، وتبدأ بتدويره.
    Eğer bir kişiyle beş dakika geçirirseniz, yüz görünümünün ötesine bakmaya başlarsınız ve başlangıçta etkilendiğiniz insanlar sıkıcı görünebilir ve siz onlara olan ilginizi kaybedersiniz, ve sizin, özellikle çekici bulmadığınız için, hemen arayıp bulmadığınız insanlar, kişilikleri sayesinde çekici insanlar haline gelirler. TED إذا قضيت خمس دقائق مع شخص ما، ستبدأ ترى ما وراء مظهر وجهه، و الاشخاص الذين انت منجذب لهم منذ البداية قد يبدون مملين وتبدأ في خسارة اهتمامك بهم، والناس الذين كنت لا تسعى لهم على الفور، لأنك لم تجدهم جاذبين بصورة خاصة، يصبحون أناس جذابين بسبب شخصياتهم.
    Dennis Rodman olursanız üçlükler atmaya başlarsınız. Open Subtitles (عندما تكون (دينيس رودمان *لاعب سلّة امريكي محترف متقاعد* *وتبدأ برفع الثلاثيّات *لعبة نرد مشهورة*
    Bu etki için birçok mekanizma olabilir. Bir ihtimal, arkadaşlarınız size şöyle şeyler diyordur -- bilirsiniz hani, size de bulaşan bir huy edinirler, derler ki, "Hadi çörek ve bira alalım," ki çok berbat bir kombinasyondur, fakat siz bu kombinasyona uyarsınız, ve onlar gibi kilo almaya başlarsınız. TED وقد يكون هناك الكثير من الآليات لهذا التأثير. أحد الإحتمالات هو أن يقول لك أصدقائك شيئاً مثل -- كما تعلمون، يقومون بتبني السلوك الذي ينتقل إليك، مثل، " لنذهب لأكل الكعك وشرب البيرة،" التي هي مزيج فظيع، لكنك تتماشى مع ذلك المزيج، وتبدأ في إكتساب الوزن مثلهم.
    Bütün bunları birleştirirsek: Umutsuzluk, çaresizlik geleceğe kötümser bakmak çocukluk travmaları düşük sosyal sermaye... O zaman merak etmeye başlarsınız ben nasıl 14 yaşındayken sadece bir istatistik rakamı olmaya hazırken sürpriz yapamayacak bir çocukken, nasıl TED فعندما تجمعون كل ذلك، فعدم الأمل واليأس، والتشاؤم والشك حول المستقبل، وصدمات مرحلة الطفولة، ورأس المال الإجتماعي المنخفض، وتبدأون في فهم لماذا أنا، وفي عمر 14 عامًا، كنتُ على استعداد أن أصبح مجرد رقم آخر في إحصائية، طفل آخر فشل في التغلب على الصعاب.
    Yine de, oyuncakların güvenli alanında keşfe başladığınızda, bir şeyler fark etmeye başlarsınız. Bu dönen oyuncakları denedik; sonra laboratuvarda, bu mucizeye rastladık. TED لكن قد تبدأون في إدراك، إن بدأتم استكشاف الحيز الآمن للألعاب قمنا بتجربة ألعاب الغزل هذه حينها في المختبر تعثرنا بهذه الأعجوبة
    İşte bunun gibi anlarda olmak istediğiniz gibi formda olmadığınızı fark etmeye başlarsınız. Open Subtitles يبدأ في تلك اللحظات عندما تحس أنك لست بالمظهر المناسب الذي تود أن تظهر عليه
    Önünüze gelen işleri yapmaya başlarsınız. Open Subtitles تشتغل في أي عمل تجده في طريقك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus