"başlattılar" - Traduction Turc en Arabe

    • بدأوا
        
    • بدأو
        
    • بدؤا
        
    • بدءوا
        
    • شن
        
    • وبدءوا
        
    Kendi kendilerine bir bağış kampanyası başlattılar. TED لقد تقدموا بكل بساطة و بدأوا في جمع التبرعات.
    Hatta Güney Kore'de Seul şehrinde bunu başlattılar. TED في كوريا الشمالية بمدينة سيول، بدأوا ذلك في الحقيقة.
    Druze ve Party of God Grupları Güney Beyrut'da bir sokak savaşı başlattılar. Open Subtitles الدروز وحزب الله بدأوا حرب الشوارع بجنوب بيروت.
    Bu savaşı bir yalan üzerine başlattılar ve bu yalanları sürdürüyorlar. Open Subtitles لقد بدأو هذه الحرب بكذبه وحافظو عليها بالاكاذيب
    Nasıl yaptıklarını bilmiyorum ama efendilerine karşı bir isyan başlattılar. Open Subtitles لا اعرف كيف قاموا بذلك لكنهم بدؤا ثوره ضد الاسياد
    Ama şimdi şu lanet şeyi yeniden başlattılar. Open Subtitles . و حتى بدءوا ذلك الشىء اللعين مرة ثانية
    Ancak Japonlar tekrar kendileri bir saldırı başlattılar. Open Subtitles لكن سرعان ما شن اليابانيين مـرة أخـرى هجـومـاً مـضـاداً
    Druze ve Hizbullah Grupları Güney Beyrut'ta bir sokak savaşı başlattılar. Open Subtitles الدروز وحزب الله بدأوا حرب الشوارع بجنوب بيروت.
    Birkaç çocuk öğle yemeğinde benimle ilgili şu şeyi başlattılar. Open Subtitles بعض الأطفال بدأوا يحكون عني هذا الشئ أثناء الغداء
    Aman tanrım şu 60 yaşındaki kadınlar benim hakkımda osuruk dedikodusu başlattılar. Open Subtitles يا إلهي, اولئك النساء بالستون بدأوا إشاعة إخراج الريح عني.
    MJ: Mary Talbert ve Ulusal Siyahi Kadınlar Kuruluşu, linçlere ve siyahilerin suçluluğu efsanesine karşı hareketler başlattılar, tıpkı bugünkü siyahi kadınların Siyahların Hayatı Önemlidir hareketi gibi. TED م ج: ماري تالبرت والرابطة الوطنية للنساء الملوّنات بدأوا حركات تعارض الإعدام خارج القانون وأسطورة إجرام السود تماماً كما بدأت النساء السود حملة حياة السود مهمة.
    Soruşturma başlattılar, sonra birdenbire durdu. Open Subtitles ولقد بدأوا في التحقيق ثمّ توقّفوا.
    Bir kaç gün sonra, dünya genelinde saldırı başlattılar. Open Subtitles بعد بضعة أيام، بدأوا هجوما عالميا
    Bunu onlar başlattılar. Open Subtitles هم من بدأو هذا الأمر
    İranlıları Atley'in bilgisinin yanlış olduğuna Cherokee'nin bir casus olmadığına ikna etmek için yanlış bilgilendirme kampanyası başlattılar. Open Subtitles لقد بدأو حملة التضليل لإقناع الإيرانيين بأن معلومات آتلي) كانت خاطئة) و أن (شيروكي) ليس جاسوسا
    Bugün, polis ve gönüllüler altı gündür kayıp olan New York Üniversitesi birinci sınıf öğrencisi Denis Bradley için ormanda arama çalışması başlattılar. Open Subtitles اليوم الشرطة و المتطوعين بدأو بالبحث (في غابة (دينيس برادلي طالب في جامعة نيويورك ذكر أنها فقد منذ ستة أيام
    Tamam, Pete ve Theresa nüfus işlemlerini başlattılar. Open Subtitles حسنا, بيت وتيريزا بدؤا بإجراءات التبني
    Ahmedabad'da bir program başlattılar: On yıl için, 44 yerleşim yerine hiçbir tahliye olmayacağı sözü verildi. TED في مدينة (أحمد آباد)، بدؤا برنامجًا حيث تحصل بموجبه 44 مستوطنة على وعد ألا يتم إجلاؤهم لمدة 10 سنوات
    Bizi etkisiz hâle getirmek istiyorlar. Bu yüzden bir müdahale programı başlattılar. Open Subtitles تريد تدميرنا، لهذا السبب بدءوا برنامج الكبح
    Onlar başlattılar. Open Subtitles هم بدءوا ذلك
    Bir hafta içinde Almanlar, uçaklarla desteklenen Yıldırım Birlikleri ile büyük. bir karşı taarruz başlattılar. Open Subtitles خلال اسبوع.. شن الألمان هجوم مضاد شامل بوحدات من الصاعقة تدعمها الطائرات
    Almanlar aynı zamanda Doğuyu hastalık bölgesi olarak görmeye başladılar ve büyük çaplı bir dezenfeksiyon programı başlattılar. Open Subtitles اعتبر الألمان الشرق كمكان موبوء تنتشر به الأمراض وبدءوا برامج تطهير على نطاق واسع.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus