| Hayatımı anne-babamın evinin arkasındaki babamın benim için yaptığı, küçük barakada geçirdim. | Open Subtitles | عشت بدايات حياتي مع ابي وامي في منزل واحد اغلب حياتي في سقيفة قديمة صغيرة بناها لي والدي |
| Ve ben babamın benim için seçtiği hayatı yaşıyorum. | Open Subtitles | و أعيش الحياة التي إختارها لي والدي |
| Ve ben babamın benim için seçtiği hayatı yaşıyorum. | Open Subtitles | و أعيش الحياة التي إختارها لي والدي |
| babamın benim için planladığı hayatın bu olduğunu hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد أن تلك هي الحياة التي تصورها والدي لي |
| Bunun, babamın benim için düşündüğü işlerden biri olmadığı su götürmezdi. | Open Subtitles | هذا بالتأكيد ليس النوع من العمل الذي اراده والدي لي |
| En azından babamın benim yanımda olduğunda daha fazla yanında olur demiştik. | Open Subtitles | على الاقل, ستكون بالجوار, اقرب إلي مما كان والدي لي |