10 yaşlarındayken bir gün babamın eski eşyalarının arasında bir kutu buldum. | TED | كنت في العاشرة من عمري، ويومًا ما اكتشفت صندوقًا يحوي أشياء أبي القديمة. |
Vefat ettiğinde öğrendim ki babamın eski arabası ondaymış. | Open Subtitles | عندما فارقت الحياة، إكتشفت أنها تمتلك سيارة أبي القديمة |
Annemle babamın eski projektörü. Amatör videolar izlerdik. | Open Subtitles | هذا مسلاط والدي القديم كنا نشاهد الأفلام المصورة في المنزل بواسطته |
Ve şirketin satılmasından mutluluk duymasam da onun babamın eski dostlarından birinin idaresinde olacağını öğrenince sevindim. | Open Subtitles | وبينما لم أكن سعيدا تم بيع الشركة ولقد أثلج صدري معرفة أنها ستكون لصديق والدي القديم. |
Bu yüzden o geceyi atlatmaya ve babamın eski kilise tişörtüne kusmamaya çalıştım. | Open Subtitles | لذا سأحاول فقط النجاة من الليلة وعدم التقيؤ على قميص كنيسة أبي القديم. |
Belki bu dediklerinin bir kısmı babamın eski laboratuarında vardır. | Open Subtitles | ربما هناك بعض هذه الأشياء في الأسفل في مختبر أبي القديم |
babamın eski dava dosyalarından birine ait kanıt. | Open Subtitles | دلائل من إحدى قضايا والدي القديمة. |
Bu babamın eski kamerası | Open Subtitles | هذا هو الكاميرا القديمة والده. |
babamın eski motosikleti için depoya gittim. Dondurucuda yarım bir iş adamı buldum. | Open Subtitles | ذهبت إلى المخزن لأرى دراجة أبي القديمة وعثرت على نصف رجل أعمال في الثلاجة. |
Tamam, ben babamın eski kamerasını getireyim. | Open Subtitles | حسناً ، إذاً سوف اذهب لأحضر كاميرة أبي القديمة... |
babamın eski eşyalarını koyduğu bir kutudan. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}.من صندوقٍ لأغراض أبي القديمة |
Evet, burası babamın eski çalışma odası. | Open Subtitles | أجل، كانت هذه غرفة أبي القديمة |
Ve bu da babamın eski arabası. | Open Subtitles | وتلك سيارة أبي القديمة |
babamın eski atık sığınağındayız. | Open Subtitles | ملجأ والدي القديم خشية من أي تسرب إشعاعي |
Çalışan tek telefon babamın eski ofisinde. | Open Subtitles | الهاتف الوحيد الذي يعمل في هذا المنزل هو في مكتب والدي القديم |
babamın eski treni. | Open Subtitles | إنه قطار والدي القديم |
- Ona babamın eski ofisini vermişler. - Oh. | Open Subtitles | لقد أعطوه مكتب والدي القديم |
babamın eski evinden birkaç daire çıkardılar. | Open Subtitles | إنهم يقسمون بيت أبي القديم إلى ملكية مشتركة |
babamın eski evinden birkaç daire çıkardılar. | Open Subtitles | إنهم يقسمون بيت أبي القديم إلى ملكية مشتركة . |
Galiba annemde babamın eski teybi var. | Open Subtitles | أعتقد أن أمي ربما تملك جهاز أبي القديم |
Ben de babamın eski çiftliğine gideyim diyordum. | Open Subtitles | كنت أفكّر في الذهاب إلى مزرعة والدي القديمة... |
babamın eski Cubbie şapkası. | Open Subtitles | قبعة والدي القديمة |
Oh, o babamın eski kamerası. | Open Subtitles | هذا هو الكاميرا القديمة والده. |