| Artık Babandan nefret etmediğine sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد أنك لم تَعُد تكره أباك. |
| O konuşmamızda, Babandan nefret ettiğini söylemeyi reddettin. | Open Subtitles | فى حديثنا السابق رفضتى ان تقولى انك تكرهين أباك |
| Boşanmayı çok kötü yaşadığını ve Babandan nefret ettiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت إنكِ تقبلتِ الطلاق بصعوبة, وإنكِ تكرهين أباك |
| - Ama Babandan nefret ederdin. | Open Subtitles | -ولكنك كنت تكرهين أباك |
| Bu gece seni uyurken izleme sırası bende. Annen cidden Babandan nefret ediyor. | Open Subtitles | أنه دوري لكي لكي أشاهدكِ تنامين الليلة والدتك تكره والدك حقاً |
| Anneni ve seni arkada bıraktığı için Babandan nefret ediyor musun? | Open Subtitles | هل تكره والدك لتركه لك وترك والدتك؟ |
| Sen Babandan nefret ediyorsun! | Open Subtitles | ! أنتِ تكرهين أباك |
| Babandan nefret ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تكره والدك |
| Bu yüzden Babandan nefret etme. | Open Subtitles | لذا لا تكره والدك. |