Sadece müştemilatta bahçıvanla karısı yaşıyor. | Open Subtitles | هناك فقط البستاني وزوجته يعيشون فى الحديقة |
Tutunabilecekleri bir yapı ve onlarla ilgilenen doğru bahçıvanla gökyüzüne kadar ulaşabilirler. | Open Subtitles | والإلتزام يساعدهم على الصعود ونحن البستاني الذي يأخذ بيدهم وهم سوف يكبرون حتى السماء |
Tatlım, hani bilmesem, bahçıvanla yattığını düşünürdüm. | Open Subtitles | عزيزتي، لو لم أكنْ على داريةٍ لقُلتُ أنك تُضاجعين البستاني |
Ve ögleden sonra bahçede uzun bir yürüyüşe çıktım ve Charlotte'un bahçıvanla öpüştüğünü gördüm. | Open Subtitles | في فترة ما بعد الظهر، أخذت المشي حول الملكية ورأى شارلوت تقبيل بستاني. |
Hayır, hava karardıktan sonra bahçıvanla geri göndereceğim. | Open Subtitles | كلا , سأطلب من البستانى أن يرجعها بعد حلول الظلام |
bahçıvanla tüm bu yaptığı şeyleri benim uydurduğumu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | إذاً أنتِ تتخيلين كل هذه الأمور مع البستانيّ |
Geçen gün buraya bahçıvanla konuşmaya çıktım ve bir bok yığınına bastım. | Open Subtitles | في ذلك اليوم اتيت للتحدث مع البستاني... ودست على كومة من التغوط |
Ancak belki malikânedeki baş bahçıvanla konuşabilirsiniz. | Open Subtitles | لكن هل تستطيعين التحدث إلى البستاني المسؤول في الدير؟ |
Bizim, bahçede bahçıvanla top oynayabileceği kocaman bahçeli bir evimiz var. | Open Subtitles | أنتم فقراء لدينا بيت جميل مع ساحة كبيرة حيث يمكنه أن يرمي الكرة مع البستاني |
İki hizmetçi, aşçıyla kocası ve bahçıvanla tanıştım... sadece merak ediyorum, başkası kaldı mı diye. | Open Subtitles | قابلتُ الخادمتين و الطباخة وزوجها،و البستاني... وأنا كُنْتُ اتَسَائُل إذا كان هناك شخص انا ما قابلتهوش |
Kendisi, portre fotoğrafçısı ve bahçıvanla havuz görevlisinin dediğine göre, Bayan Tennant'ın sevgilisi. | Open Subtitles | يعمل مصوراً للصور الشخصية وهو حبيب السيدة (تانن) طبقاً لكلام البستاني وعامل الحوض |
bahçıvanla da mı konuştursak acaba? | Open Subtitles | ربما يجب أن نجعلها تتحدث مع البستاني |
Böylece kasap, karısı bahçıvanla yatarken kendisi de tüccarın kızı ile yatabilir. | Open Subtitles | ...والجزار يضاجع ابنة التاجر بينما زوجته تضاجع البستاني |
Böylece kasap, karısı bahçıvanla yatarken kendisi de tüccarın kızı ile yatabilir. | Open Subtitles | ...والجزار يضاجع ابنة التاجر بينما زوجته تضاجع البستاني |
bahçıvanla ilişkim yüzünden Carlos sekiz yıl hapiste kalabilir. | Open Subtitles | على (كارلوس) أن يقضي 8 سنوات في السجن بسبب سوء تصرفي مع البستاني |
Belki de bahçıvanla ilgili hikayelerin doğru olduğunu düşüneceksiniz artık. | Open Subtitles | ربما أنك ستظن الآن أن كل هذه القصص عن البستانى كانت حقيقية |
Eskiden karısıyla oynuyormuş ama karısı artık oynamak istemiyormuş.bahçıvanla kırıştırıyormuş. | Open Subtitles | ...غلبنى تسع مرات- ذلك ما يجب أن يكون- اعتاد ان يلعب مع زوجته.لكنها بدأت تقيم علاقه مع البستانى |