"bakış açısıyla" - Traduction Turc en Arabe

    • من وجهة نظر
        
    • وجهة النظر
        
    • من منظور
        
    • وجهات نظر
        
    • مِنْ وجهة نظر
        
    • بوجهة نظر
        
    Dürüst olmak gerekirse, çevreci bakış açısıyla, karides çiftlikleri doğaya son derece zararlı. TED مزارع الجمبري هي آفة على الأرض ، بصراحة ، من وجهة نظر بيئية.
    Kişisel fikir beyan edemeyeceğinizi biliyorum, fakat klinik bir bakış açısıyla, Open Subtitles اعلم انك لست هنا لتحكمي علينا ولكن من وجهة نظر طبية
    Ben de size söylüyorum, besin bakış açısıyla baktığımızda bilgi bir üretim meselesi değildir, aşırı besin yüklemesinden asla bahsedilmez. TED وأنا أقول لكم ان المعلومات، إذا نظر إليها من وجهة نظر كالغذاء، ليست بتاتاً مسألة انتاجية ؛ لن تتحدث عنها كغذاء زائد
    Hepimiz... ...kendi akıllarımızda sıkışmışız. Dünyaya ilişkin inanç ve anlayışlarımız bu bakış açısıyla kısıtlı, bu da demek oluyor ki kendimize hikâyeler anlatıyoruz. TED نحن جميعنا محاصرون داخل رؤسنا و معتقداتنا و مفاهيمنا حول العالم محدودة بواسطة وجهة النظر هذه، و هذا يعني أننا نخبر أنفسنا قصصًا
    Ama larvaların bakış açısıyla, Her türlü karlı bir sonuç. Open Subtitles ولكنّ من منظور عالم الحشرات فهو مستفيد في كلا الحالتين
    Her şey bakış açısıyla ilgili. Open Subtitles إنها مسألة وجهات نظر
    Ayrıca genellikle bir adım geri çekilip yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım. TED ومن ثم تحتاجُون إلى الرجوع خطوة إلى الخلف والنظر إلى أعمالكم من وجهة نظر القارئ.
    Biyoloji bakış açısıyla bizler petri kabındaki tek hücreliden temel olarak farklı değiliz. TED الآن، من وجهة نظر علم الأحياء، لا نختلف أنا وأنتم جوهريًا عن الأوليات في الطبق البتري.
    Bu nedenle tamamen son kullanıcının bakış açısıyla bakmamız gerekti. TED لذلك كان لا بد من النظر فيها تماماً من وجهة نظر المستخدم.
    Fark etmiş olabileceğiniz gibi bu size daha önce okumuş olduğum hikâyenin aynısı. Sadece başka bir anlatıcının bakış açısıyla yazılmış. TED حسنا الذي ربما قد لاحظتموه هو أنها نفس القصة التي قرأتها لكم من قبل، لكن مروية من وجهة نظر أخرى.
    Ben şefkat hakkında islami bir bakış açısıyla konuşuyorum ve belki de benim inancım şefkat ile temellenmiş bir inanç olarak tasavvur edilenlerden biri değil. TED انا اتحدث عن الشفقة والرحمة من وجهة نظر إسلامية ، مع أن لا يعتقد الكثير من الناس وجود علاقة وطيدة بين العقيدة الاسلامية و الرحمة
    Video: Anlatıcı: Tek bakış açısıyla görülen bir olay tek bir izlenim yaratır. TED الفيديو : الراوي : إنّ التّعاطي مع حدث ما من وجهة نظر معيّنة يُعطي انطباعا مُعيّنا.
    "Alman bakış açısıyla, her şey ayarlanmıştı." Open Subtitles كانوا قد فعلوا كل شئ من وجهة النظر الألمانية
    Cerrahi bir bakış açısıyla onu kıza çevirmek daha kolay, çok daha kolay. Open Subtitles حسناً, من وجهة النظر الجراحية، من الأسهل بكثير جعله فتاة.
    Demek istediğim, bu öyle bir kötü ki kötü bakış açısıyla iyi olduğunu düşünebilirsiniz, ama iyi bakış açısıyla... Open Subtitles ...لكني أرى انها سيئة لدرجة أن ربّما تراها جيدة من وجهة نظرك الخبيثة لكن من وجهة النظر الطيبة، يظهر فسادها جليّاً
    Böylece evrensel bir bakış açısıyla, zihinsel hastalık hakkında bazı şaşırtıcı şeyler keşfedebiliyoruz. TED الآن عندما نقوم بذلك، يمكننا اكتشاف بعض الأشياء المذهلة حول المرض النفسي من منظور عالمي.
    Kalbim sızladı. Bu, edebi bir bakış açısıyla bile dünyaya nasıl yansıtıldığımızdır. TED أحسست بغصة في قلبي من كون هذه هي صورة العالم عنَّا حتى من منظور أدبي.
    Her şey bakış açısıyla ilgili. Open Subtitles إنها مسألة وجهات نظر
    Tamamen bakış açısıyla alakalı. Open Subtitles إنها مسألة وجهات نظر.
    İsyancıların bakış açısıyla sivil savaşı görmeye geldik. Open Subtitles جِئنا لتَغْطية الحرب الأهلية مِنْ وجهة نظر المتمرّدين
    Belki farklı bir bakış açısıyla ilginizi çekebilirim. Evrimleşmiş bir bakış. Open Subtitles لربما يمكنني إثارة اهتمامك بوجهة نظر مختلفة، ذات شأن بالمتطورين إن رغبتي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus