| Yaşlı adamı bakanlığa, bizim Kruja'ya götürmeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نأخذ العجوز إلى الوزارة لصديقنا د.كرويا |
| Yarın Tiran'da olacağım. Yaşlı adamı bakanlığa götüreceğim. | Open Subtitles | سأكون في تيرانا غداً، سأخذ الرجل العجوز إلى الوزارة |
| Beni endişelendiren bakanlığa girince yapmayı planladığınız şey. | Open Subtitles | لكن ما تخططوا له عندما تكونوا داخل الوزارة سوف يتعلق بي |
| Birkaç yıl önce bakanlığa büyük üzüntü vermişti. | Open Subtitles | بالرغم أنه يعمل فى الوزاره منذ سنوات قليله |
| Her bakana resmî hediyeler verilir ama bunlar bakanlığa aittir. | Open Subtitles | اي هدية يستلمها الوزير تعود ملكيتها للوزارة |
| Elleri bağlı şekilde, sorgu için bakanlığa getirilecektir.. | Open Subtitles | الآن أجرّده من رتبته وعمله، ثم سيمثُل للتحقيق. |
| bakanlığa, şirkete yüksek miktarda bağış yaptığınızı ve yeni yatırımlar aradığınızı söylerim. | Open Subtitles | سأخبر الوزارة أنكم متبرعون على مستوى عالي تبحثون عن إستثمار جديد |
| Ama güzel bir hata eseri bakanlığa üç saat erken geldim. | Open Subtitles | ولكنني بالخطأ، وصلت إلى الوزارة ثلاث ساعات مبكرا |
| Sizi devlet idaresine, bakanlığa atayacağım. | Open Subtitles | سأقوم بالتوصية بك شخصيا لمكتب شؤون الوزارة الداخلية |
| - Hükümetin bakanlığa dokunmamasını ve askeri davaların düşürülmesini istediler. | Open Subtitles | ما هي متطلباتهم؟ يريدون من الحكومة الإبقاء على الوزارة والتخلص من المحكمة العسكرية. |
| Yoldaş Mantelari de seni tavsiye etti. Bir sabah bakanlığa geldin. | Open Subtitles | في أحد الايام اتيت الى الوزارة |
| bakanlığa gittim ve onlara halkın tarihinin Meksika Sarayı için neden uygun olmayacağını anlattım. | Open Subtitles | لقد كنت في الوزارة... أشرح لماذا أن التاريخ المكسيكي هو... موضوع مناسب للقصر الوطني المكسيكي |
| bakanlığa "Dönüş" adında bir senaryo sundum... ama çekmem için izin bahşetmediler. | Open Subtitles | آنذاك قمت بتقديم سيناريو عنوانه "عودة" إلى الوزارة لكنهم لم يصدروا تصريحا بالتصوير |
| Hangi işte çıkarım olursa. Şöyle diyelim: 13 yaşımdayken, bakanlığa girdim. | Open Subtitles | فيما يتعلق بأعمالي، لنقل أنّني عندما كنت في الـ13 من العمر، إقتحمت الوزارة... |
| Dosyalarınız bakanlığa iletildi. | Open Subtitles | لقد ذهب ملفك إلى الوزارة |
| - bakanlığa mı, Efendim? | Open Subtitles | -هل إلى الوزارة الآن, يا سيدي؟ -إلى شارع المدينة . |
| bakanlığa girersek Medusa'yı Sark ve Oransky çalmadan önce yok edebiliriz. | Open Subtitles | لو يُمكننا أن ندخل الوزارة يمكننا أن نعبر المخبأ ( وندمر ( الميدوسا قبل أن يسرقه ( سارك ) وسلون |
| Bunu bakanlığa götüreceğim. Bunu Cenevre'ye yollamalıyız. | Open Subtitles | سآخذ هذه إلى الوزارة علينا ارسال هذه إلى (جنيف) |
| Sen ne zamandan beri bakanlığa yaltaklık ediyorsun? | Open Subtitles | فإن قواعده تخالف ما إتفقنا عليه مع الوزاره |
| bakanlığa göre, bu lanetlerin ne yaptığını görmek için küçüksünüz. | Open Subtitles | الوزاره قالت أنكم صغار جدا ... لتروا كم تحدث التعويذه منهم |
| Ama bunu bakanlığa kanıtlamamız lazım. | Open Subtitles | ولكن يتعين علينا أن نثبت ذلك للوزارة. |
| Elleri bağlı şekilde, sorgu için bakanlığa getirilecektir.. | Open Subtitles | الآن أجرّده من رتبته وعمله، ثم سيمثُل للتحقيق. |