"bakmadım" - Traduction Turc en Arabe

    • لم أنظر
        
    • أنظر الى
        
    • لم أتفقد
        
    • و لم انظر
        
    • لم ألفت
        
    • لم أشيك على
        
    • لم أفحص
        
    • لم أراجع
        
    • لم أبحث
        
    • لم أتأكد
        
    • لم أتحقق
        
    • أكن أنظر
        
    Hiç yok. Çoğunun karısının aksine ben asla arkama bakmadım. Open Subtitles قطعًا لا، فحالي حال معظم الزوجات لم أنظر للخلف أبدًا
    Buraya geldim, uçağımı aldım asla geriye bakmadım. Open Subtitles أتيت إلي هنا, وحصلت على طائرتى لم أنظر للوراء مطلقا أفضل شيء حدث لي على الاطلاق
    Buraya geldim, uçağımı aldım... ..asla geriye bakmadım. Open Subtitles أتيت إلي هنا, وحصلت على طائرتى لم أنظر للوراء مطلقا أفضل شيء حدث لي على الاطلاق
    Evime gitmedim, ardıma bakmadım. Open Subtitles لم أعود الى المنزل ولم أنظر الى الخلف أبدآ
    Miktar yeterliydi. Ne kadar olduğuna bakmadım. Open Subtitles كانت الكمية كافية لكنني لم أتفقد المنسوب
    Üçüncü sınıfta, karımla tanıştım ve ondan sonra hiçbir kadına dönüp bakmadım. Open Subtitles فلقد قابلت زوجتي في سنتي الثالثة و لم أنظر إلى النساء الأخريات بعد ذلك
    Ben meseleye hiçbir zaman böyle bakmadım. Futbol, bir ya da iki oyuncunun işi değildir. Open Subtitles حسناً، لم أنظر للموضوع بهذا الشكل، فلعبة كرة القدم هي لعبة جماعية وليست لعبة لاعب أو لاعبين
    Arşidüşesin göğüslerine bakmadım Majesteleri. Open Subtitles أنا لم أنظر لصدر الأرشدوقة، يا صاحب الجلالة
    Cevabımız, Cutter. Henüz bakmadım. Seninle paylaşmak istedim. Open Subtitles وجدته لنا ، ولكني لم أنظر بعد أريد مشاركة اللحظة معك
    Koleje kapağı attım ve bir daha geri bakmadım. Open Subtitles رميتُ بنفسي داخل الجامعة و لم أنظر للخلف مطلقاً
    Çok kötü şeyler söyledi. Kulüpten çıkıp taksiye atladım. Dönüp arkama bakmadım bile. Open Subtitles خرجت مسرعة من النادي، إستقليت سيارة أجرة، و لم أنظر للخلف.
    Malzemelerimi sattım, bir trene atladım ve bir daha arkama bakmadım. Open Subtitles بعت عتادي و ركبت القطار ولم أنظر الى الخلف أبدا
    10 dakika kadardı herhalde ama saate bakmadım. Open Subtitles قرابة العشر دقائق كما أعتقد لكني لم أنظر الى الساعة.
    O zamandan beri de hiç dönüp arkama bakmadım. Open Subtitles ومنذ حينها لم أنظر الى الوراء ابداً
    Kusura bakma, rezervasyon yaptırırken baltalı cinayet politikasına bakmadım. Open Subtitles أعذروني لأني لم أتفقد من سياسة قاتل الفأس
    O yüzden yürüdüm ve asla geriye dönüp arkama bakmadım, Open Subtitles لذا رحلت و لم انظر للخلف نهائياً
    Ve asla arkama bakmadım. Çok ağladı,mızmızlar gibi. Open Subtitles و لم ألفت إلى الوراء مطلقاً لقد بكى بشدة، بكاءاً صاخباً
    - Yok, telefonuma bakmadım. Open Subtitles لا , لم أشيك على جوالي
    Sana bir şey diyeyim mi? Hiç bakmadım, Kevin. Open Subtitles أتعرف ماذا لم أفحص ذلك من قبل يا كيفين
    Ama onu odaya getirdiğimiz anda bir daha geriye bakmadım. Open Subtitles لكن ما أن وضعناها بالداخل,لا اعرف لم أراجع القرار أبدا
    Ama yukarı kata bakmadım ki. Senin bakacağını sanıyordum. Open Subtitles لكنّي لم أبحث فى الطابق العلوي إعتقدت أنّك بحثت
    Daha bakmadım! Ama daha kötü bir şey var! Open Subtitles لم أتأكد لحد الآن لكن هناك شيء أسوأ
    Kapının sıcaklığına bakmadım. Dumana bakmadım. Open Subtitles لم أتحقق من درجة الحرارة ولم أنظر إلى الدخان
    Ertesi gün çıraklığıma başladım ve hiç geri bakmadım. Open Subtitles بدأت التلمذة الصناعية في اليوم التالي ولم أكن أنظر إلى الوراء أبدا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus