Aynı şekilde evlenecek kadar embesil olan başka bir baş balerin de. | Open Subtitles | ولا لأي راقصة باليه رئيسية بلهاء تود أن تتزوج |
Bunları bana takabilir misin? , çünkü ben kanatlı bir balerin olabilirim. | Open Subtitles | هل تستطيعين تركيبها لي حتي أكون راقصة باليه ذات أجنحة |
balerin olmak için çalışmaya 31 yaşında başlamazsın değil mi? | Open Subtitles | لا يمكن أن تبدئي الآن لتكوني راقصة باليه فى الواحدة والثلاثسن ، أليس كذلك؟ |
Gerçekten hünerli bir balerin, iki yolla her bacak uzatıştan birden fazla dönüş çıkarabilir. | TED | راقصة الباليه البارعة حقاً تستطيع إتمام أكثر من لفة واحدة مع كل تمدد لقدمها بإحدى طريقتين |
Sanırım çocukken balerin olmasından öte geliyor. | Open Subtitles | أعتقد بأنه من البداية حينما كانت راقصة بالية |
Sen bütün hafta onun etrafında balerin gibi hoplayıp zıplamadın. | Open Subtitles | ولــم تقفـــز في الأنحاء هنـــا مثـــل راقصة البالية طوال الإسبوع. |
balerin olmak istiyordum. Bu hep benim hayalim olmuştur | Open Subtitles | أريد أن أكون راقصة باليه هذا حلمي دائماً |
Ben balerinim. Baş balerin olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا راقصة باليه أحاول أن أكون راقصة باليه فريدة |
Baş balerin gibisin ama hiç balerine benzemiyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أنتِ فريدة نوعاً ما، و لكن لا يبدو عليكِ أنكِ راقصة باليه |
Küçüklüğümden beri, annem ve ben hep balerin olduğumu düşündük. | Open Subtitles | منذ أن كنتُ طفلة، أمي و أنا دائماً ما حلمنا حول أن أكون راقصة باليه مشهورة |
Onun yaşındayken ben de aynı şeyleri yapardım. balerin kıyafetimi her zaman giyerdim. | Open Subtitles | كنتُ أفعل مثله تماماً وأنا في عمره كان لديّ ملابس راقصة باليه وكنتُ أرتديها طوال الوقت |
Profesyonel balerin olabilirdi. | Open Subtitles | كان من الممكن أن تكون راقصة باليه محترفة |
İşte, bir dans kitabı bulursam "Acaba bir balerin miydi?", diye merak ederdim. | Open Subtitles | كما تعلم، إذا كان هناك كتاب عن الراقصين كنت أتساءل،"هل هي راقصة باليه"؟ |
balerin müzikle mükemmel bir uyum içinde hareket eder, hatta kemanların titremesini zarif bir Fransız dansı ile taklit eder. | TED | تتحرك راقصة الباليه بانسجامٍ تام مع الموسيقا، حتى أنها تحاكي أنغام الكمان بتمايل رشيق. |
Baksana, balerin gibisin. | Open Subtitles | الآن، أنظري إليكِ. جسمك كجسم راقصة الباليه. |
Bana bak, bir büyükanne gibi giyindim, bir atkı ve ceket içindeyim, ve sen bluzunun içinde bir balerin gibisin. | Open Subtitles | انظري إلي بهذه الملابس وكأني جدّة بوشاح ومعطف وانت مثل راقصة الباليه ببلوزتك |
En sevdiğim renk macenta, büyüyünce balerin olmak istiyorum. | Open Subtitles | لوني المفضل هو القرمزي، وأريد أن أكون راقصة بالية عندما أكبر |
balerin olmak istiyorsan, balerin ol. | Open Subtitles | إن كنتِ تودين أن تكونين راقصة بالية، فكوني راقصة بالية. |
Yüksek telde ilk örneğimiz var, sessiz balerin. | Open Subtitles | على السلك المرتفع نرى راقصة البالية الصامتة |
balerin topuzu yapmayı bilen birine benziyor muyum? | Open Subtitles | هل يبدو عليّ أنني أعرف كيف أحضر كعكة راقصة البالية ؟ |
- Koç, saygısızlık etmek istemem ama babam beni balerin olayım diye yetiştirmedi. | Open Subtitles | أيتها المدربة ، لا أقصد عدم الاحترام ، ولكن أبي لم يربني حتى أكون راقص باليه |
Tek istediğim pembe etekli bir balerin Barbie idi. | Open Subtitles | ، كل ما أردته هو لعبة باربي راقصة للباليه . بتنورتها الوردية الجميلة |
Ih. Siz ikiniz neden hayatınızı başka bir işte kazanmıyorsunuz? balerin olmayı istemiştim. | Open Subtitles | لم لا تعملون بشيء آخر ؟ فكرت في رقص الباليه |
Küba kökenli ilk Baş balerin olmak üzereymiş. | Open Subtitles | وكانت على وشك أن تصبح الأولى على الإطلاق راقصة الباليه بريما من أصل كوبي. |
Bir balerin için iyi bir sey ama jimnastikçi için kötü.. | Open Subtitles | هذا الأمر جيدٌ بالنسبة لراقصة البالية لكنه سئ للاعبة الجمباز |
Matmazel balerin Leydi! Sizi kurtarmaya geliyorum. - Tuffy? | Open Subtitles | آنسة باليرينا ، لقد جأت لأنقذك |
Clouseau bu olayı çözerse üzerimde balerin eteğinden başka herhangi bir şey olmadan, sokakta sersem gibi dolaşmaya razıyım. | Open Subtitles | اذا قام (كلوسو) بحل هذه القضية فأنا على إستعداد أن اقوم بالجري مثل المتعري الأحمق ولا أرتدى شيء سوى الـ "توتو" |