Ama siz NCIS'tekiler Akademi'yi korumak için yalan söylediğinizde Bana başka seçenek bırakmadınız. | Open Subtitles | لكن رجالك في مركز التحقيقات لم يتركوا لي خياراً عندما كذبت بشأن حماية الأكاديمية |
Bunu kullanmak istemezdim ama Bana başka seçenek bırakmadın! | Open Subtitles | لم أرد أستخدام هذا لكن لم تترك لي خياراً |
Bundan memnun değilim, ancak Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | ، أنا لست سعيداً بهذا لكنك لم تترك لي خياراً |
Bak, arkandan iş çevirmek istemezdim ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | انظر، لم أشأ التحدث خلف ظهرك لكنك لم تترك لي خيار |
Bana başka seçenek bırakmadın. Telefonlarıma cevap vermiyorsun. | Open Subtitles | لم تتركِ لي خيار آخر أنت لا تجيبي على مكالماتي |
Baba, seni incittiğim için özür dilerim, ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | اعتذر لأن مشاعرك تأذت يا أبي ولكنك لم تترك لي أي خيار |
Seni zora soktuğum için kusura bakma dostum ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | يؤسفني أن ألوي ذراعكَ ولكنّكَ لم تدع لي خيارًا آخر |
Önemsiz birinin, ...ödüllü bir gazeteciyi nasıl kandırdığına dair. Bana başka seçenek bırakmadı. | Open Subtitles | كيف أنّ نكرة من النّاس قد خدع صحافياً مخضرماً . لم يترك لي خياراً |
Üç duruşmaya da gelmeyince Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | لكن بما أنك تغيبت لثلاث جلسات فلم تترك لي خياراً |
- Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | _ لقد أخلَّيت بوعدك ولم تترك لي خياراً آخر _ |
Pekâlâ, Bana başka seçenek bırakmadınız. | Open Subtitles | حسناً، لم تتركوا لي خياراً آخر |
Gerçekten istemezdim, ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | صدقني, لم أرد, ولكنك لم تركك لي خياراً |
Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | إذن فأنت لا تترك لي خياراً الموت |
Sürekli pürüz çıkardığın için Bana başka seçenek bırakmıyorsun. Affedersin Birgitte... | Open Subtitles | لاتترك لي خيار عندما تستعمل معي طريقتك الصدامية |
Bunu yapmaktan nefret ediyorum ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | حسناً، أنا اكره أن افعل هذا لكنكِ لم تتركِ لي خيار |
Bu şekilde olmasını istemezdim ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | لم أرغب في أن يصل الأمر لهذا لكنك لا تترك لي خيار آخر |
O halde Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | لم تعطنى مالي إذن أنت لاتترك لي خيار |
Sana sert davranmak istemiyorum, ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن يحصل صعبة معك، ملكة جمال، لكنك تترك لي أي خيار. |
Yaşadıklarını anlıyorum ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | نتيجة ما مررت به فأنا أتفهم هذا ولكنكِ لم تتركي لي أي خيار |
Bir günde iki orospu çocuğu. Bana başka seçenek bırakmadınız. | Open Subtitles | أثنان من الملاعين بيوم واحد لم تدعوا لي أي خيار آخر |
Bana asla güvenmeyeceğini artık görebiliyorum. Bu da Bana başka seçenek bırakmıyor. | Open Subtitles | أعلم أنّه لن يثق فيّ، لذا فهو لا يترك لي خيارًا. |
- Bana başka seçenek bırakmadın, Charlie. | Open Subtitles | لنبقها على هذا الشكل. لم تترك لي خيارا اخر, تشارلي. |
Bunu senin kadar ben de istemiyorum ama Bana başka seçenek bırakmadın. | Open Subtitles | أنا لا أريد هذا أكثر منك لكنّك لم تعطيني أي إختيار |