Arkadaşım bana bunu verdi, çünkü eskiden onun için bazı işler yapmıştım. | Open Subtitles | صديقي أعطاني هذا التلفاز لأنني قمت ببعض الأعمال من أجله في الماضي |
Beni sevmediyse neden Noel'de bana bunu verdi? | Open Subtitles | ألمَّ يحببني، فلمَ أعطاني هذا السوار بعيد الميلاد المجيد؟ |
Babam bana bunu verdi çünkü özel olduğumu düşünüyordu. Ben ise bana ihtiyacı olduğunda yanında değildim. | Open Subtitles | أبي أعطاني هذه رمزاً لحبّه لي، ولم أكُن حاضراً عندما احتاج إليّ. |
Bak, Durant bana bunu verdi. Buradan kurtuluş biletimiz olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الآن،أنظر،"ديورانت" أعطاني هذه وقالأنهذههيتذكرةخروجنامنهنا. |
Dün, ona taksi çağırırken. Bana... bana bunu verdi. | Open Subtitles | البارحة, عندما أشّرت لها سيارة أجرة, أعطتني هذا. |
bana bunu verdi. S*k! | Open Subtitles | لقد اعطاني هذه .اللعنة |
Chavez bana bunu verdi. | Open Subtitles | شافيز اعطتني هذا. |
O gece gitmeden önce bana bunu verdi. | Open Subtitles | في تلك الليلة قدم لي هذا قبل مغادرته |
bana bunu verdi ve şöyle dedi "Bir gün yeterince güçlü bir çocukla tanışacaksın." | Open Subtitles | اعطته لي وقالت أنّي ذات يومٍ سأقابل طفلاً قويٌّ بما فيه الكفاية. |
Ama beni özleyeceğini söyledi ve bana bunu verdi. | Open Subtitles | و لكنها قالت أنها ستفتقدني، و أعطتني هذه |
Sanırım bir askerdi. - bana bunu verdi. | Open Subtitles | ًالطيار، كان مرتدياً زياً رسميا، أظنه كان جندياً، لقد أعطاني هذا. |
Üniforma giyen bir pilot vardı. Sanırım bir askerdi. - bana bunu verdi. | Open Subtitles | ًالطيار، كان مرتدياً زياً رسميا، أظنه كان جندياً، لقد أعطاني هذا. |
bana bunu verdi ve yıl sonu bonusumun bu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أعطاني هذا وأطلق عليه مكافأة نهاية العام |
Biraz önce küçük arkadaşınla tanıştım. bana bunu verdi. | Open Subtitles | قابلت صديقك القصير للتو فقط أعطاني هذا |
Bugün buraya gelmeden önce bana bunu verdi. | Open Subtitles | لقد أعطاني هذا قبل أن آتي اليوم |
Ama bana bunu verdi ve dedi ki "Yalnızken bu sana güven verir." | Open Subtitles | ،لكنه أعطاني هذه :قائلاً "عندما تصير بمفردك، فإن هذه ستشعرك بالأمان" |
Narim az önce bana bunu verdi. | Open Subtitles | ناريم أعطاني هذه |
Jordan'ın başkanı bana bunu verdi. | Open Subtitles | سيد الأردن، أعطاني هذه. |
Kızımı son gördüğümde bana bunu verdi ve bunu taktığım sürece başıma kötü bir şey gelmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | أبنتي أعطتني هذا في آخر مرة رأيتها بها وقد قالت لا شيء سيء سحدث لي طالما أرتديه |
Ama en azından bana bunu verdi. | Open Subtitles | . سيدة . الشئ العظيم ، هي أعطتني هذا |
Büyü karşılığında bana bunu verdi. | Open Subtitles | و اعطاني هذه مقابل التعويذة |
Morrigan bana bunu verdi. | Open Subtitles | موريجان) اعطتني هذا) |
Sonra bana bunu verdi. | Open Subtitles | ثم قدم لي هذا |
bana bunu verdi ve şöyle dedi "Bir gün yeterince güçlü bir çocukla tanışacaksın." | Open Subtitles | اعطته لي وقالت أنّي ذات يومٍ سأقابل طفلاً قويٌّ بما فيه الكفاية. -لفعل ماذا؟ |
Ama beni özleyeceğini söyledi ve bana bunu verdi. | Open Subtitles | و لكنها قالت أنها ستفتقدني، و أعطتني هذه |
Bay Johnson beni savaş arkadaşı ile karıştırdıktan sonra bana bunu verdi. | Open Subtitles | السيد (جونسن) أعطاه لي بعد تحدث معي عن رفيقه في الحرب |