Aynı yıl içerisinde, bir gün annem kayboluverdi, ve ablam Bana onun Çin'e para kazanmaya gittiğini, ama yakında para ve yiyecekle geri geleceğini söyledi. | TED | وفي نفس السنة، غابت أمي يوماً عندها قالت أختي لي أنها ستذهب إلى الصين لجني المال، و أنها قريباً ستعود بالمال و الطعام |
Biri Bana onun uzak kalamadığını söylesin. | Open Subtitles | شيئ ما يقول لي أنها لم تستطع البقاء بعيدا |
Lütfen Bana onun masum olduğunu düşündüğün için yaptığını söyleme. | Open Subtitles | ومن فضلك لا تقُل لي أنه بسبب إعتقادكَ أنها بريئة |
Bir dakika, Bana onun çıkışta olduğu söyleniyor. | Open Subtitles | انتظر لدقيقة، قيل لي انه في طريقه للخروج. |
Ardından polis Bana onun, yıllardır öğrencileriyle yattığını söyledi. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك الشرطة أخبرتني بأنه كان يدخل في علاقة مع طالباته كثيراً |
Red Bana onun 50 dolar yüzünden... birini öldürdüğünü söyledi. | Open Subtitles | الأحمر أخبرني أنه دخن أحمقاً لـ 50 ظبياً |
Başka bir gün, Bana onun kaza geçirdiğini ve onun yerini almamı istedi. | Open Subtitles | وفي اليوم التالي، أخبرني أنها تعرضت لحادث وأن آخذ مكانها. |
Mr. Gigglesworth olmadan uyuyamıyorum, baba. Bana onun iyileşeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنام بدون مستر جوجلزويلز لقد وعدتني انه سيكون هنا عند وقت النوم |
Bana onun gittiğini söylemiştin. Şimdi, seni kim kontrol ediyor ? | Open Subtitles | لقد قلتِ لي أنها رحلت من هي المسيطرة الآن؟ |
Kız tehlikeli biri. Biri Bana onun lanetlendiğini söyledi. | Open Subtitles | الفتاة خطيرة احد مصادري قال لي أنها ملعونة |
Bana onun yaşIı bir kadınla buluşacağını söyledi. | Open Subtitles | قال لي أنها كانت ستقابل امرأة أكبر سنا |
Evet. Bana onun bir sahtekâr olmadığını söyleme. | Open Subtitles | متأكد لا تقل لي أنها ليست زائفة |
Bana onun bir gözünün kör olduğunu ve diğer gözünün de görmemeye başladığını anlattı. | TED | وقد شرحت لي أنه فقد البصر بإحدى عينيه وبدأ في فقد الرؤية بالعين الأخرى. |
Barb, lütfen Bana onun bitiş çizgisini geçeceğini söyle. | Open Subtitles | بارب، قولي لي أنه سيعبر خط النهاية سيعبر خط النهاية |
Sakın Bana onun, senin hayatında hiçbir yeri olmadığını söyleme. | Open Subtitles | لا تقولي لي انه لم يكن لديه مكان خاص لك في مكان ما ؟ |
Lütfen Bana onun da birini hamile bıraktığını söyleme. | Open Subtitles | من فضلك قولي لي انه لم يجعل شخصاً ما حاملاً ايضاً |
Bana onun daha az gösterişli şeyler görmeği tercih edeceğini söyledi... | Open Subtitles | أخبرتني بأنه يود بشيء ٍ من البهجة |
Bana onun... Onun bir göktaşı olduğunu söyleyin! | Open Subtitles | أخبرني أنه نيزك أو ظل على القمر |
Sadece Bana onun saglikli oldugunu söyle... - ve hayatta oldugun söyle. | Open Subtitles | فقط أخبرني أنها بخير وأنها على قيد الحياة... |
Mr. Gigglesworth olmadan uyuyamıyorum, baba. Bana onun iyileşeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنام بدون مستر جوجلزويلز لقد وعدتني انه سيكون هنا عند وقت النوم |
Ve bir şey Bana onun tek olmayacağını söylüyor. | Open Subtitles | و شيء ما يخبرني بأنه لن يكون الوحيد فقط |
Bu Bana onun New York Merkez Bankası başkanı olarak görevini anlamadığını gösteriyor. | Open Subtitles | قال لم أكن أبدا من المراقبين و الآن قال لى أنه لم يتفهم وظيفته كرئيس لبنك نيو يورك الفيدرالى |
Lütfen Bana onun sandığım şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أن هذا ليس ما أعتقده |
Bana onun saç tokasını bile vermediler. | Open Subtitles | بدون أن أكون قادر على حمل... . ولا دبوس واحد لها |