Bahçede adamı gördüğünüz zaman, herhangi bir baskı altına girdiniz mi? | Open Subtitles | عندما رأيت الرجل بالحديقة هل كنت تحت ضغط بأيةِ حال ؟ |
Güzel bir hayat yaşamak için çok baskı altına girdim. | Open Subtitles | لقد كنت تحت ضغط كبير طوال حياتي لتحقيق النجاح |
Daha sonra bir şekilde baskı altına girdim. | Open Subtitles | لقد كنت تحت ضغط شديد فى الاونة الاخيرة. |
Çok çalışıyor ve çalıştığı zaman bazen stresli oluyor ve çok baskı altına girdiğinde çok içiyor. | Open Subtitles | إنهُ يعمل بجهد كبير وأحياناً يتعرض للضغط وعندما يكون تحت الكثير من الضغوط يشربُ كثيراً |
Güney'i baskı altına almak için bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | هذا سوف يكون كافياً للضغط على الجنوب |
Sıradan insanları baskı altına sokarsan her şeyi yapabileceklerini görürsün. | Open Subtitles | أنت تضع اشخاص عاديون تحت الضغط .. أعتقد انهم قادرين ان يفعلوا اي شيء |
Bugün onları baskı altına almak için doğru gün değil. | Open Subtitles | اليوم سيكون صعباً لأن نضعهن تحت الضغط |
Ama bu diğer tanıkları daha da baskı altına sokacak. | Open Subtitles | هذا يضع مزيد من الضغوط على الشهود الآخرين |
Konukçuyu baskı altına almak, onların temel inanışlarına karşı değil mi? | Open Subtitles | أليس قيامهم بكبح المضيف ضد معتقداتهم الأساسية؟ |
James Hunt, Druids virajına girerken Niki Lauda'yı müthiş bir baskı altına aldı. | Open Subtitles | (نيكي لاودا) تحت ضغط كبير من (جيمس هانت) يصعدون التل باتجاه منعطف "دريدز" |
Şimdi dinle, Daniel. Seni, baskı altına sokmuyorum, tamam mı? | Open Subtitles | -الأن أسمعنى ( دانيال ) أنا لا أضعك تحت ضغط , صحيح ؟ |
İnsanlar tatil zamanları baskı altına girerler. | Open Subtitles | و الناس تكون تحت ضغط كبير |
Orada baskı altına pek girmiyoruz. | Open Subtitles | تعلم , لم نقع تحت ضغط هناك |
FBI ajanlarının iddialarına göre Colby ya korsan gruplarını kullandı ya da onlarla birlikte çalışarak Evil Corp'u sözleşme müzakereleri sırasında baskı altına aldı. | Open Subtitles | عميل المباحث الفيدرالية يدعي بأنّ كولبي) إما استخدم مجموعة من المُخترقين) أو عمل جنباً إلى جنب معهم للضغط على شركة (إيفل) أثناء مفاوضات عقده معهم |
İptal edersek asıl bizler baskı altına gireriz. | Open Subtitles | إذا لغينا اليوم سنكون نحن تحت الضغط |
Ama Jane acil koduyla geldi. O da baskı altına girdi. | Open Subtitles | تم تقديم (جين) كحالة طارئة كان يعمل تحت الضغط |
Eğer Baal'ın ortakyaşamı Adria'nın bilincini baskı altına alıyorsa, aynı şeyi biz de yapabilmeliyiz. | Open Subtitles | حسناً و إذا قام متكافل (باال) بكبح وعي (آدريا) فيجدر أن نكون قادرين على نفس الشيء |