Ama batıyordum, bataklığa değil, bu sefer biyografiye, bütün hayatımla birlikte. | Open Subtitles | لكن كنت أغرق ليس في المستنقع لكن في السيرة حياتي بأكملها |
Ve yıllarca yavaşça dibe batıyordum. | Open Subtitles | وأخذت رويدًا رويدًا أغرق طيلة تلك السنين. |
Ve her kalp kırıklığı veya terslikte ya da birini kaybettiğimde daha da derine batıyordum. | Open Subtitles | وبعد كلّ حسرة أو يأس أو خسارة، أغرق أعمق في المياه المظلمة. |
batıyordum ve o beni okyanusun dibinden çıkardı. | Open Subtitles | كنت أغرق و هي من سحبتني من المحيط |
Neredeyse bataklığa batıyordum. | Open Subtitles | لقد كدت أغرق في الرمال المتحركة |
onu ararken neredeyse bataklığa batıyordum. | Open Subtitles | بحثاً عنه، كدت أن أغرق في مستنقع |
Ve ben batıyordum... Ben ölüyordum, ve onlar gülüyordu. | Open Subtitles | وأنا أغرق ، أنا أحتضر وهم يضحكون |
O zaman ben de Titanik'ten bile daha hızlı dibe batıyordum. | Open Subtitles | إذن فأنا أغرق أسرع من التايتانك. |
batıyordum! | Open Subtitles | ـ صه ـ لقد كنتُ أغرق |