Bay Taylor'ın.. odasında kadın elbiseleri bulundurduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلم بان السيد تايلور كان يحتفظ بملابس نسائية في غرفه ؟ |
Bu Bay Taylor. Parasını almaya geldi. | Open Subtitles | هذا السيد تايلور إنه هنا للمطالبة بحزمة نقوده |
Görüşürüz Bay Taylor. Tekrar karşılaşmamıza sevindim. | Open Subtitles | سأراك ثانية يا سيد تيلور سعدت بلقائك |
Pekâlâ, Bay Taylor, ilk olarak, bana bilgi verildi ama sizin hâlâ güvende olup olmadığınızı bilmem gerek. | Open Subtitles | حسناً يا سيد "تيلور" لقد أبلغوني مشكلتك بشكل مختصر لكني أريد أن أعرف إن كنت مازلت آمناً |
Hayır, Bay Taylor, kimsenin kızınızı iyileştirmekten vazgeçtiği yok. | Open Subtitles | لا, سيد تايلور, لا احد مننا فقد الامل في فقدان ابنتك للبصر. |
Blanca, bana bir iyilik yapıp bu gece Bay Taylor'a göz kulak olur musun? | Open Subtitles | , بلانكا, هل من الممكن ان تعملي لي معروف و راقبي سيد تايلور الليلة؟ |
Bakın, Bay Taylor, siz iyi bir adama benziyorsunuz. | Open Subtitles | أنظر ,ياسيد تايلور يبدو أنك رجل طيب |
Bay Taylor sert yasal önlemlerden kaçınmanın herkes için daha iyi olacağını kabul etti. | Open Subtitles | السيد تايلور موافق بأن يحل الجميع ذلك الموقف دون اللجوء الي الاجراءات القانونيه المعقده |
Ve Bay Taylor'la konuştuğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ونعرف بأنك تحدثت مع السيد تايلور السيد تايلور؟ |
Bay Taylor eşini yanına alıp ABD'nin en başarılı Afrika kökenli Amerikalı müzik imparatorluğunu kurup yeni yıldızlar yarattı: | Open Subtitles | و بوجود زوجته الي جانبه يبدو ان السيد تايلور اقام مملكته الموسيقيه و التي تعد من انجح الاعمال في مجال الموسيقي الافروامريكيه في الولايات المتحده |
Burada sorun Justine, Bay Taylor. | Open Subtitles | جوستين هي القضية هنا، السيد تايلور. |
Tamam. - Peki, Bay Taylor nerede? | Open Subtitles | حسنا الآن، ما وضع السيد (تايلور) في الأمر؟ |
Kimya öğretmenim, Bay Taylor, 35 dakika boyunca omzumu ovmuştu, üstelik üstümde sütyen de yoktu. | Open Subtitles | مدرس الكيمياء سيد " تيلور " دلك كتفاي لمدة 35 دقيقة في الفصل ويوم ما لم ارتدي حمالة صدر |
Önerilerde bulunmuyorum Bay Taylor. | Open Subtitles | أنا لا أقدم اقتراحات سيد تيلور |
Bunun nedenini anlamak için, Bay Taylor önce Amerikan İç Savaşı'nı anlamanız gerek. | Open Subtitles | لتفهم السبب يا سيد تيلور ...يجب أن تفهم ...أن الحرب بين الولايات |
Roger intihar etmedi, Bay Taylor. Öldürüldü. | Open Subtitles | (روجر) لم يقم بالانتحار، سيد (تيلور) لقد تم قتله |
Bay Taylor müsaadenizi rica edeyim. | Open Subtitles | "سيد "تايلور يجب أن أنسحب الآن لأني متعب جدا |
Ama ikimiz de bu pis kokuların farkındayız. Acınacak durumdasınız, Bay Taylor. | Open Subtitles | لكن كلانا يعرف بأمر هذه الفضيحة (هذا مثير للشفقة يا سيد (تايلور |
Bay Taylor? Daha büyük bir sorunumuz var. | Open Subtitles | سيد تايلور لدينا مشكله اهم من المرايات |
Evet, Bay Taylor. | Open Subtitles | نعم ياسيد تايلور |
Bay Taylor'ın ofisi. | Open Subtitles | مكتب السّيدِ تايلور. |