Bay Farnum, Bayan Garret. Sizin için başka ne yapabilirim? | Open Subtitles | أنا السيد (فارنم) سيدة (غاريت) هل تحتاجين إلى خدمة أخرى؟ |
Dul Bayan Garret eşini toprağa verecek. | Open Subtitles | الأرملة (غاريت) تودع زوجها إلى مثواه الأخير |
Bayan Garret, Bullock ile beraber. Orada olmamı istersin sanmıştım. | Open Subtitles | السيدة (غاريت) ستجلس مع (بولوك) ظننت أنك ستريدني هناك |
Bayan Garret'ın babası boktan biri çıktığı için üzüldüm. | Open Subtitles | معذرة لأن والد السيدة (غاريت) بدا حقيراً |
Arkadaşım Jane geri alacağımı hiç sanmadığım bir parayı ödedi... ayrıca Bayan Garret'ın şu kıza verdiği 2 dolar da var. | Open Subtitles | صديقتي (جين) ردت لي مبلغاً كنت يائساً من استعادته إضافة إلى الدولارين اللذين أعطتهما السيدة (غاريت) للفتاة |
Ters bir şey mi var Bayan Garret? | Open Subtitles | هل من خطب سيدة (غاريت)؟ هل تشكو الفتاة من مرض؟ |
Tabii Bayan Garret hakkında yanılacaklar... ama siz iki serseri konusunda bal gibi haklı olacaklar. | Open Subtitles | طبعاً سيخطئون الظن بالسيدة (غاريت) لكنهم سيكونون محقين بشأنكما أيها الوغدان |
Afyonu bırakmanız ne kadar doğru olur bilemiyorum Bayan Garret. | Open Subtitles | - لا أدري إن كان الوقت ملائماً أن تتوقفي عن تناول هذا المهدئ سيدة (غاريت) |
Bayan Garret, Bay Bullock'la fikir alışverişinde bulunuyor. | Open Subtitles | تقوم السيدة (غاريت) "باستشارة" السيد (بولوك) |
Patronum seslendiğinde, ortağınız Bayan Garret'ın... hesaplarıyla ilgileniyordu. | Open Subtitles | كان شريكك قد خرج من منزل السيدة (غاريت) عندما صاح زعيمي عليه |
Fikrimi sormadınız Bayan Garret... ama bu ziyareti başka bir gün yapsanız daha iyi olmaz mıydı? | Open Subtitles | أعرف أنه ليس من شأني يا سيدة (غاريت) لكن أتساءل ما إذا كان من الأفضل تأجيل هذه الزيارة ليوم آخر |
Ellsworth de Bayan Garret'ın arazisini idare ediyor. | Open Subtitles | والسيد (إلزوورث) المشرف على أراضي السيدة (غاريت) |
Mektuplarımda Bayan Garret'tan bahsetmiştim. | Open Subtitles | لا بد أنك تتذكرين السيدة (غاريت) من رسائلي |
Karısına ne yazıp ne yazmadığını hiç konuşmadık Bayan Garret. | Open Subtitles | لم يسبق وأخبرني بما كان يكتبه في رسائله إلى زوجته يا سيدة (غاريت) |
Kesin bir şey söyleyemem Bayan Garret. O sırada yanında değildim. | Open Subtitles | لا يمكنني الجزم، سيدة (غاريت) فأنا لم أسمعه يقول ذلك |
Gece dışarıya yalnız çıktığında Bayan Garret'ı korumuştu. | Open Subtitles | لقد حمت السيدة (غاريت) عندما مشت وحدها في الليل |
Bayan Garret'a evlenme teklif ettin mi? Edeceğini söylüyordun. | Open Subtitles | هل تقدمت للسيدة (غاريت) بما أنك أقسمت إنك ستتزوجها؟ |
Bundan fazla bir şey söyleyemem Bayan Garret. | Open Subtitles | أستطيع إخبارك بذلك القدر يا سيدة (غاريت) |
Bayan Garret onu kocasını öldürmesi için tuttuğunu söylemiş. | Open Subtitles | هو الذي قالت السيدة (غاريت) إنه الأداة في مقتل زوجها |
- Bayan Garret hissesini görmeye gitti. | Open Subtitles | ذهبت السيدة (غاريت) لتتفقد أرضها - حقاً؟ |