bazı insanların daha fazla kazanması gerekir, bazılarının ise daha az. | TED | على بعض الناس أن يجنوا مالاً أكثر، واخرون أن يجنوا أقل. |
bazı insanların benim hayatımı iğrenç bulmalarına rağmen ben başardığım işten gurur duyuyorum. | Open Subtitles | لكنني فخوره بما أنجزته رغم ذلك , أفترض بعض الناس سيعتبرون حياتي مقززه |
bazı insanların yaşamlarında travmatik deneyimleri olduğunu | TED | لقد فهمت أيضاً أن بعض الأشخاص مروا بتجارب صعبة منحتهم خبرة في الحياة. |
bazı insanların kas yıkımına karşı daha güçlü bir bağışıklık tepkisi vardır ve zarar görmüş kas liflerini daha iyi iyileştirip yenilerler, kas geliştirme potansiyelleri de artar. | TED | يملك بعض الأشخاص ردات فعل مناعيّة أكثر قوّة تجاه التلف العضلي، ولديهم قدرة أفضل على ترميم و تجديد الألياف العضلية التالفة، مما يزيد في إمكانيّة بناء عضلاتهم. |
Şu an bazı insanların bu fikre ilk tepkisiyse bunu biraz ütopik hatta endişe verici bulmalarıdır. | TED | حسنا، الآن رد الفعل الأولي لبعض الناس على هذه الفكرة إما إنها أفلاطونية أو خطرة. |
Ama bazı insanların kederle başa çıkmalarında yardımcı olan bir kararlılıkları vardır. | Open Subtitles | إلا أنَّ لدى بعض البشر يقين يُساعد البعض على التغلب على الحزن |
Başardığınız şey bazı insanların yapabilmek için tüm ömrünü verdiği birşey. | Open Subtitles | لقد حققتوا شيئاً بعض الناس يقضون عمرهم كله محاولين العثور عليه |
Başardığınız şey bazı insanların yapabilmek için tüm ömrünü verdiği birşey. | Open Subtitles | لقد حققتوا شيئاً بعض الناس يقضون عمرهم كله محاولين العثور عليه |
- Şirket; Jenkins'in, bazı insanların böyle söyleyebileceğini söylediğini söylemişti. | Open Subtitles | الشركة قالت أن جانكينز قال أن بعض الناس سيقولون ذلك |
bazı insanların benim sayemde meşhur olup kabul gördüğü söylenir. | Open Subtitles | بعض الناس يقول أنه أصبح مشهوراً بسببي وبسببي تم قبوله |
bazı insanların aksine parti gibi ciddiyetsiz ortamlara asla katılmaz. | Open Subtitles | إنها لا تحضر أيّ شيء تافة كالحفلة، خلاف بعض الناس. |
bazı insanların böyle şeylere doğuştan yeteneği vardır ve belki seninki de budur. | Open Subtitles | بعض الناس لديهم مجرد موهبة طبيعية لهذه الأشياء، و ربما هذا هو لك. |
bazı insanların müzikal yeteneği daha fazladır diğerlerinin sahip olduğundan fazla müziğin kıymetini bilme yetenekleri vardır. | TED | بعض الأشخاص لديهم قدرات موسيقيّة أفضل بالإضافة إلى قدرة أكبر على تقدير الموسيقى أكثر من الأخرين |
Ayrıca bazı insanların alternatif geçim kaynaklarına öncülük etmelerine yardım ederek onlara güven verebildik. | TED | كنا أيضاً قادرين على بناء علاقة ثقة مع بعض الأشخاص لمساعدتهم على سلك سبل عيش بديلة. |
Bir şekilde bazı insanların ölmeyi hak ettiğine inanılır aksi takdirde iyi insanlar kendilerini yaşam şansının çok çarpıtıldığı yerlerde yaşamaya ikna ederler. | TED | عبر الاقتناع أن بعض الأشخاص يستحقون الموت على نحو ما، يسمح الأشخاص الجيدون لأنفسهم بالعيش في أماكن حيث تكون فرص العيش شديدة الانحراف. |
bazı insanların öz güvenini ödüllendirirken bazılarınınkini cezalandırıyoruz ve bu süre zarfında pek çok insan ortalıkta her gün öz güvensiz dolaşıyor. | TED | فنحن نمح الثقة لبعض الناس ونعاقب بها البعض الآخر في حين أن الكثير منهم يتجولون بشكل يومي دون التحلى بها |
Kadınım bazı insanların beni anlamasının zor olacağını söyledi... bazı değil bir çok insanın. | Open Subtitles | فتاتي تخبرني , انه من يصعب لبعض الناس اغلب الناس .. |
bazı insanların çevrelerindekileri aydınlatan ışıkları vardır. | Open Subtitles | ..بعض البشر لديهم هالة مضيئه حولهم تضيئ للآخرين |
PM: Ben öyle düşünmüyorum. NA: Ama toplumda bazı insanların değişim aracıları olduğunu söylemenin yararı oluyor. | TED | بات ميتشيل : لا أعتقد ذلك .. نادية السقاف : من المفيد ان اقول ان بعض الاشخاص يمثلون عوامل تغيير في المجتمع |
bazı insanların, geçimini sağlamak için havuz tamircisi olmanın... çok saygın bir yol olmadığını düşündüklerini biliyor muydun? | Open Subtitles | بعض الناس يعتقدون ان مهنة تنظيف احواض السباحة ليست مهنة محترمة |
bazı insanların neden birden suç işlemeye başladığı beni aşıyor. | Open Subtitles | بصراحة , لماذا يتحول الناس فجاه الى مجرمين اعلى من مستواي ! ؟ |