Adamın uçan yatak odasının dışında Beasley'den farkı yok. | Open Subtitles | اخرجي من هذه الجولة المبهجة ، انه مجرد بيزلي آخر بحجرة نوم طائرة |
Ben ayrıca yalancıyım. Beasley'den nefret ederim. Tuzaktı. | Open Subtitles | ايضاَ كذبت ، لا اطيق بيزلي ، كانت رحلة لأجعلك تلاحقني |
Bastrop'taki Beasley'nin yerine gittim ama atlar pek iyi değildi. | Open Subtitles | ذهبت بركوب الخيل الى مكان بيزلي في باستروب لكن أحصنتهم ليست جيدة |
Beasley onu kanuni mirasçısı olarak gördüğünü söylüyor. | Open Subtitles | أصبح لدينا الآن ، بيسلي خلق المنصب لأجلها |
Başbakan, Alec Beasley bugün seçim bölgesini ziyaret ederken. | Open Subtitles | رئيس الوزراء أليك بيسلي قام اليوم بزيارة لمقر الحزب |
Hemen buraya in, Beasley! | Open Subtitles | انزل الي هنا الان "بيسلى"! |
Emrime Reiben,Jackson, Wade, Beasley ve Caparzo' yu ver. | Open Subtitles | أعطنى ريبن جاكسون، واد.. بيسليي و كابارزو |
Baltayla. - Ama Beasley'le dışarı çıkmak! | Open Subtitles | - ولكني سامضي مع بيزلي خلال نهاية الاسبوع |
Beasley öylesine aşağılıktır ki, onu gömerken yukarı doğru kazacaklar. | Open Subtitles | انه دنيء للغاية ، عندما سيدفنوه سيحفرون لأعلى - سيد بيزلي ارجوك |
Bayan Beasley olmadan yalnız uyumak zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | هتنام وحيدَ بدون السّيدة بيزلي. |
Mack Beasley diye biri sizi görmek istiyor. Mack Beasley diye birini tanımıyorum. | Open Subtitles | آنسة جاريت هنا ماك بيزلي هنا لرؤيتك، |
Başbakan, Alec Beasley, bugün İngiltere ve Amerika'nın ortak değerleri ve amaçları paylaşan iki ülke olduğunu açıkladı. | Open Subtitles | "وصف اليوم رئيس الوزراء "أليك بيزلي ..البريطانيين و الأمريكان على أنهم شعبين يتشاركان قيم واحدة.. و مصالح مشتركة |
Evet, Beasley ikizleri. Tuhaf çocuklardı. | Open Subtitles | نعم , توأم (بيزلي) , أولاد غريبي الأطوار |
aynı zamanda, "Pam Beasley'ye Sorun" diye de bilinir. | Open Subtitles | أو كما أسميها أسأل بام بيزلي |
Ina Beasley'e dönüp şöyle demiştin:... .."Bu kış seninle güneye gelemeyeceğim." | Open Subtitles | إتجهت إلى (إينا بيزلي) وقلت... أنا لن أذهب إلى الجنوب"... . |
Bay Beasley'e dizginleri çok sıkı yaptıklarını söyledim ama o bana münasebetsizlik ettiğimi söyledi. | Open Subtitles | أخبرت السيد بيسلي لكنه كان هائجاً جداً أسفل ضهره ، لكنه قال بأنه وقحاً |
Sakin parmagindaki yüzükten bu is için vazgeçme, Bayan Beasley. | Open Subtitles | لا تتخلي عن ذلك الخاتم في أصبعكِ " من اجل هذا سيده "بيسلي |
Beasley buraya gel, bebeğim. | Open Subtitles | بيسلي تعال إلي طفلى. |
Beasley, kes şunu! | Open Subtitles | بيسلى,توقف! |
Beasley, otur! | Open Subtitles | بيسلى,أهدأ! |
Ayrıca, Jackson, Wade, Beasley ve Caparzo'yu al. | Open Subtitles | جاكسون، واد.. بيسليي و كابارزو |
Beasley öldü. | Open Subtitles | بيسليي مات |