"bebeklerden" - Traduction Turc en Arabe

• الدمى
• الأطفال الرضّع
• الرضع

Gidip bebeklerden biriyle de evleneyim bari. İyice üzülmüş olurum.
ربما عليّ التزوج بأحدى الدمى لأخرج من الملل الذي أعيشه

Bu muhteşem bebeklerden dışarıda bir kamyon dolusu olduğunu bilmek hoşunuza gidecektir.
‫إذاً، ستسرون بمعرفة أن لدي شاحنة ‫مليئة بهذه الدمى الجميلة في الخارج

10 yaşındayken şu oyuncak bebeklerden almıştı.
سنوات 10 الـ عمرها أصبح عندما الصغيرة الدمى أحضرت

Ama bebeklerden bir tanesi, dikkati üzerine çekmenden hoşlanmadı.
و لكن واحدة من الدمى الأخرى لم تقدر بأنك قمت بسرقة الأضواء

Scully'nin bu uzaylı bebeklerden birini doğurduğunu mu iddia ediyorsunuz?
تدّعي سكولي ولد إلى أحد هؤلاء الأطفال الرضّع الأجانب.

Hayır, ama gençlerin, bebeklerden daha çok uykuya ihtiyacı olduğunu okumuştum.
لا, لكن لقد قرات مره أن المراهقين بحاجة إلى مزيد من النوم من الاطفال الرضع

Parasını oyuncak bebeklerden kazanıyor.
إنه يحصل على الكثير من الأموال من عمله بصنع الدمى

Canlanan korkunç bebeklerden bahsediyorduk biz de tam.
بمناسبة الحديث عن الدمى المخيفة التي دبت فيها الحياة

Oyuncak bebeklerden nefret ederim. Süslenip püslenmekten nefret ederim.
أكره الدمى وأكره أن أتجمل لأجل مناسبة فقط

Küçük bebeklerden mi alacaksın?
اتشتري أي من تلك الدمى الخزفيه؟

Sonra uzaktan kumandayı o bebeklerden birinin içine koydu
وضع جهاز التحكم داخل احدى الدمى

İşi kapmaya çalışıyor! O bebeklerden nefret ediyordur kesin!
إنها تريد الوظيفة فحسب, و مرجح أنها تكره الدمى الخزفية!

Anatomik olarak gerçeğine yakın şişme bebeklerden var sende!
لديك واحدة من تلك الدمى الحقيقية المصححة تلقائياً!

Buradan çok uzakta değil, ve bebeklerden bir tanesi dün gece orada öldürüldü.
ليس بعيدا جدا من هنا و أحدى الدمى كانت - كانت قد قتلت الليلة الماضية

Sanki şişme bebeklerden biriyle sevişiyormuşum gibi.
وكأنني صنع الحب إلى واحدة من هذه الدمى.

Babam bebeklerden nefret eder.
أبّي يكره الدمى كثيراً.

-Buradayım. Ve ellerini bebeklerden çek.
أنا هنا إبقى بعيدا عن الدمى

Hayır. Taş bebeklerden sıkıldım.
لا , فقد كبرت على الدمى

Barney, lütfen, sattığımız bebeklerden bana düşen kârın hepsini vereceğim.
(بارني) أرجوك سأعطيك حصتي من الربح. من الدمى الاخرى

Ama bebeklerden hangisinin Kral İsa olduğundan emin değilmiş.
لكنه لم يكن على يقين بأن أولئك (الأطفال الرضّع في الأرض كان من ضمنهم الملك (عيسى

Hayır, hayır, hayır. Çocuklardan nefret eder, özellikle de bebeklerden.
كلاها إنها تكره الصغار وخاصةً الأطفال الرضع