Yok. Aptalca davrandım ve aptallığımın bedelini ödedim. | Open Subtitles | ليس لديّ واحدة، فلقد كنت حمقاء ولقد دفعت ثمن حماقتي |
Ben...evet, biliyorum, inanan olarak bunun bedelini ödedim, | Open Subtitles | أجل أعرف... لقد دفعت ثمن تصديقي للأمر لكن... |
Doğru olduğuna inandığım şeyi yaparken bedelini ödedim. | Open Subtitles | لقد دفعت ثمن ما آمنت به وفعلته |
Şöyle söyleyelim, kardeşime yardım etmenin kaçınılmaz bedelini ödedim. | Open Subtitles | ) لنقل فقط إنني دفعت الثمن الباهظ لمساعدة أختي |
Ben bedelini ödedim. | Open Subtitles | لأنني دفعت الثمن وأنت أيضاً. |
Ben yaptığım şeyin bedelini ödedim ama senin hâlâ günah çıkarma şansın var. | Open Subtitles | وقد سبق ودفعت الثمن. لكن أنت... لديك فرصة للعودة إلى الطريق الصحيح. |
Hem cezamı çektim. Hatalarımın bedelini ödedim. | Open Subtitles | ولقد قضيت وقتي في السجن ودفعت ثمن أخطائي |
- Evet yaptım ve bedelini ödedim. | Open Subtitles | اجل انا فعلت وانا ادفع ثمن ذلك |
Sahip olduğum her şeyin bedelini ödedim. | Open Subtitles | دفعت ثمن كلّ شيء أمتلكه |
Ve yaptığım herşeyin bedelini ödedim. | Open Subtitles | دفعت ثمن أفعالي كلها |
Hatamın bedelini ödedim. | Open Subtitles | ولقد دفعت ثمن خطأى |
Bunun bedelini ödedim. | Open Subtitles | لقد دفعت ثمن هذا. |
O gece günahlarımın bedelini ödedim. | Open Subtitles | تلك اللّيلة، دفعت ثمن خطاياي. |
O sıçışlarımın bedelini ödedim ben! | Open Subtitles | - - دفعت ثمن أخطائي كاملة |
Hapse girdim. bedelini ödedim. | Open Subtitles | ذهبت للسجن دفعت الثمن |
Günah işledim, ama bedelini ödedim... | Open Subtitles | أخطأت، ولكني دفعت الثمن... |
Yoldan şaştım ve bedelini ödedim. | Open Subtitles | شردت عن دربي ودفعت الثمن. |
Uzun zaman önce ben de kızımı kaybettim ve cahilliğimin bedelini ödedim. | Open Subtitles | قبل زمن بعيد خسرت ابنة ودفعت ثمن جهلي |
Bugüne dek de bunun bedelini ödedim. | Open Subtitles | و لكني ما زلت ادفع ثمن ذلك |