"ben doğmadan" - Traduction Turc en Arabe

• أولد
• ولادتي
• قبل مولدي
• اولد

ben doğmadan önce bile, bu adam Düzen Efendileri'nin aradığı bir kaçaktı.
من قبل أن أولد , وهذا الرجل مدان من قبل نظام الحكم

ben doğmadan çok önce makinelerle olan savaştan önce nasıl olduğunu.
كيف كان بفترة طويلة قبل أن أولد وقبل الحرب مع الآلات.

Babam tanır. ben doğmadan önce bu şehirde yaşıyormuş.
أبى يعرف الكثيرين ، فقد كان يعيش فى هذه البلدة قبل أن أولد

Son yüce ejder ben doğmadan çok önce avlandı. Amcam tarafından.
آخر تنين عظيم تم أسره بفترة طويلة قبل ولادتي بواسطة عمي

Annem, dün ben doğmadan önce ölen bir ikizim olduğunu söyledi.
أخبرتي أمي البارحة أنني كنت أملك توأماً مطابقاً توفي قبل ولادتي

Küçükken onlarla ilgili bir sürü hikaye duymuştum. ben doğmadan önce gezegenime gelmişler.
سمعت قصصا كثيرة عنهم في طفولتي جاؤوا لكوكبي قبل مولدي

ben doğmadan önce oynamış atıcılara karşı oynuyorum.
وعندما تأتي الفرصة سأضرب تلك الأباريق ستكون مميتة قبل أن اولد من جديد

Birkaç ay burada yaşadı ama ben doğmadan öldü.
لكنه كان يعيش هنا ذات مره لبضعه أشهر لكنه توفى قبل أن أولد

ben doğmadan önce, geçmişte burada olduğumu biliyorum.
أنا أعرف أنني كنت هنا في الماضي، قبل أن أولد.

ben doğmadan önce annem, köyümü kurtarmaya çağrıldığım hakkında bir rüya görmüş...
من قبل أن أولد كانت لأمي رؤية بأني سأدعى لإنقاذ بلدتي

Bu gerçek babam, ben doğmadan önce bizi terkeden.
والدي الحقيقي هرب من منزلنا قبل أن أولد أنا

Tamam benden birşeyler hatırlamamı istiyorsun... ben doğmadan binlerce ve binlerce yıl önce olmuş şeyleri.
نعم ، انت تسألني لأتذكر شيء حدث ألاف السنين قبل ان أولد

ben doğmadan göçmüş oraya. Şimdi de ondan başka akrabam kalmadı.
لقد هاجرت قبل أن أولد وهى الأن كل ما بقى من العائله

Bunun olacağını ben doğmadan uzun süre önceden beri biliyorlardı.
كانوا يعلمون ان هذا سيحدث منذ زمن بعيد قبل أن أولد

ben doğmadan önce ölmüş, annem sonra bana verdi bunu. ama o da araba kazasında öldü.
مات قبل أن أولد وأمي أعطته لي ولكنها ماتت في حادث سيارة

ben doğmadan önce olan bir şey için suçlanamam.
لا يمكن أن تلومني على شيء حدث قبل حتى أن أولد

-IRA'nın uğraştıkları şeyleri ben doğmadan 10 yıl önce elde edebilirdik.
ما استقروا عليه ما كنا نمتلق 10 سنوات مضت قبل ولادتي

Babam ben doğmadan 2 hafta önce ölmüş. Annem onu severdi herhalde.
لقد مات قبل ولادتي بأسبوعين ولكني أعتقد أن أمي كانت تحبه ،

Babamla hiç tanışmadım, ben doğmadan önce ölmüş
في أحد قبور الإنكا , لقد مات قبل أن تتم ولادتي

Öğreniyorum. ben doğmadan önce annemle seni sokakta yürürken görmüştüm.
أنا أتعلّم ذلك , رأيتك مع أمّي في الشارع تسيران قبل ولادتي

Efendim, kriz ben doğmadan 25 sene önce olmuş.
سيدي، حدث ذلك قبل مولدي بـ25 سنة.

ben doğmadan önce, pek çok şey görmüş geçirmiş ve senelerce babalıktan kaçmayı becerebilmiş.
قبل ان اولد كان قد عاش عدة حيوات وتمكن من تفادى الابوة لسنوات عدة