İkincisi ise, toplumun istediği mükemmeliyetçilik. Sosyal çevrenin aşırı talepte bulunması hissi: "Herkes benden çok şey bekliyormuş gibi hissediyorum." | TED | الثانية هي الكمالية المفروضة مجتمعيًا فكرة أن الببئة الإجتماعية تطلب بإفراط "أشعر بأن الآخرين يطلبون الكثير مني" |
- benden çok şey istiyorsun. | Open Subtitles | إنك تطلب الكثير مني للقيام به. |
Uzun zaman boyunca benden çok şey alıp götürdü çünkü. | Open Subtitles | انها اخذت الكثير مني لفترة طويلة جدا |
Annem benden çok şey saklamış olabilir ama gördüğüm bir şey var. | Open Subtitles | أمي اخفت الكثير عني ولكن أعرف شيء واحد |
benden çok şey saklamışsın. | Open Subtitles | أخفيت الكثير عني. |
Bu küçük zevkime geri dönüyorum. benden çok şey aldın. | Open Subtitles | سأستعيد هذه اللذة الصغيرة، لقد أخذتِ مني الكثير |
Bu ülke benden çok şey aldı. | Open Subtitles | هذه الدولة , تأخذ الكثير مني |
Bugün benden çok şey istiyorsun. | Open Subtitles | أنت تطلب الكثير مني اليوم |
Çocuklar benden çok şey bekliyor. | Open Subtitles | الشباب يتوقعون الكثير مني |
benden çok şey istiyorsun. | Open Subtitles | تطلبين الكثير مني |
Doğaüstü şeyler... benden çok şey götürdü. | Open Subtitles | ...القوى الخارقة أخذت الكثير مني |
Camelot'u çok seviyorum, ama bazen oradayken nefes alamadığımı, herkesin benden çok şey beklediğini hissediyorum. | Open Subtitles | أنا أحب(كاميلوت)أكثر مما يمكنني أن أقول ...لكن عندما أكون هناك ...أشعر أحيانا .بأنني أستطيع التنفس بالكاد الجميع يتوقع الكثير مني |
Katrina benden çok şey gizledi. | Open Subtitles | قامت (كاترينا) بأخفاء الكثير عني |
Katrina benden çok şey sakladı. | Open Subtitles | (قامت (كاترينا بأخفاء الكثير عني |
(içeri gel...) 'ama bu benden çok şey götürmeyecek' | Open Subtitles | * ادخل * لكن لا يتطلب الأمر مني الكثير |
Ama benden çok şey de götürdü. | Open Subtitles | لكنه أخذ مني الكثير أيضاً |
benden çok şey bekliyor. | Open Subtitles | إنه يتوقع مني الكثير. |