Hiç benekleri yok. İğrenç, küçük, beyaz bir fare. | Open Subtitles | لا بقع موجودة إطلاقا أنه مجرد ارنب صغير مخيف |
1980'lerde leopar benekleri üzerinde çalıştım. | Open Subtitles | صممت ملابس عليها بقع الفهد في الثمانينيات |
Şu Dalmaçyalı benekleri biraz değişik, değil mi? | Open Subtitles | بقع الكلب المرقش مختلفة بعض الشيء، أليس كذلك؟ |
Dört adam boyunda, kaz gibi bir boynu, leopar gibi benekleri vardı, ve bir at kadar hızlıydı. | Open Subtitles | ارتفاعه كأربعة رجال و برقبة طويلة كالطيور البحرية بقع كالفهد، و سرعة كالجواد |
Şeytan bunu görsün bakalım. Onlar birer melez... benekleri yok! | Open Subtitles | خذ هذا أيها الشيطان أنهم ليسوا بقع |
Gümüş rengi benekleri var. | Open Subtitles | بقع فضية جزء من الرصاصة - كلا إنها غير معدنية - |
GRISSOM: Bu kirin ilginç benekleri var | Open Subtitles | بالتراب بقع مثيرة للأهتمام |
benekleri yok! | Open Subtitles | بلا بقع! |