Saatlerce ciddi ciddi düşündükten sonra hala beni güldürüyor. | Open Subtitles | بعد ساعات من الإعتبار الجاد ما زالت تجعلني أضحك |
Sadece düşünmek bile beni güldürüyor. | Open Subtitles | انها تجعلني أضحك عندما أتذكرها |
Maria beni güldürüyor | Open Subtitles | ماريا تجعلني أضحك |
Önemli değil. Onlar, sadece beni güldürüyor. | Open Subtitles | إننا لا نرتكب أى مخالفات للأسف ، إنها فقط تجعلنى أضحك |
Çok komik. Balığın konuşması beni güldürüyor. | Open Subtitles | أنه ظريف السمكة تتحدث, تجعلنى أضحك |
Sen etekli bir şempanze görüyorsun. Pekala, bu beni güldürüyor. | Open Subtitles | ترين قردا يرتدي تنورة، حسنا، هذا فقط يجعلني أضحك. |
beni güldürüyor, iyi hissettiriyor. | Open Subtitles | حسنا . تعرف . انه يجعلني أضحك ويشعرني بالأرتياح |
beni güldürüyor, onu gördünüz, bir melek gibi görünüyor, haksız mıyım? | Open Subtitles | إنها تضحكني وتبدو مثل لقد رأيتموها إنها كالملاك، صحيح؟ |
Ama çok eğlenceli. beni güldürüyor. | Open Subtitles | لكنها مرحة, و تجعلني أضحك |
Çok güzel, beni güldürüyor... | Open Subtitles | حسناً, إنها جميلة تجعلني أضحك... |
O eğlenceli biri, beni güldürüyor. | Open Subtitles | إنها مضحكة. تجعلني أضحك |
Bu kıyas beni güldürüyor. | Open Subtitles | المقارنةُ تجعلني أضحك |
Ah, bu kız beni güldürüyor. | Open Subtitles | كانت تجعلني أضحك. |
Beckett beni güldürüyor. | Open Subtitles | بيكيت تجعلني أضحك |
Çok komik. Balığın konuşması beni güldürüyor. | Open Subtitles | أنه ظريف السمكة تتحدث, تجعلنى أضحك |
Her zaman beni güldürüyor. | Open Subtitles | تجعلنى أضحك طوال الوقت |
Bu yüzden o... o ne düşündüğümü biliyor, ve beni güldürüyor... ve beni gerçekten anlıyor... ve söylediği şey ne olursa onu yapabileceğini biliyorsun, bu kadar kolay. | Open Subtitles | إنه يعرفُ طريقةَ تفكيري، وهو يجعلني أضحك وهو يراني على حقيقتي بالفعل. وتعلم أنه سيقوم بما يتوجب عليه القيام به. |
beni güldürüyor. | Open Subtitles | وأحياناً يكون مرحا و يجعلني أضحك |
- Büyüleyici. - beni güldürüyor. | Open Subtitles | إنها سحرية - إنها تضحكني - |