"beni korumak için" - Traduction Turc en Arabe

    • لحمايتي
        
    • لتحميني
        
    • كنت تقومين بحمايتي
        
    • من أجل حمايتي
        
    • هذا ليحميني
        
    • لحمايتى
        
    • تهدف إلى حمايتي
        
    Gerçekten bir şey olursa Beni korumak için gayret göstereceğine de inanıyorum. Open Subtitles وأنا كذلك أعتقد أنك ستبذل جهدك لحمايتي إذا ما حدث أي شيء
    Sakın Beni korumak için buna kalkışma Johnny Cage. Open Subtitles لا تتجرأ على القيام بهذا لحمايتي جوني كايدج
    Anlamalısınız. Ablam ne yaptıysa Beni korumak için yaptı. Open Subtitles يجب عليكم أن تفهموا أي شئ قامت به أختي كان لحمايتي
    Beni korumak için bir dedikodu yazarına para verdiğini öğrenirsem seni eşek sudan gelinceye kadar döverim. Open Subtitles إذا اكتشفت أنك قمت بدفع أموال لصحافية مجلة فضائح لتحميني منها, سأضربك بلا رحمة.
    Kırılgan durumumda Beni korumak için mi? Open Subtitles هل كنت تقومين بحمايتي عندا كتنت حالتي مزريه بأعتقادك بأنني كنت معتوه
    Beni korumak için CIA'in bu kaseti görmesini istemediğini biliyorum. Ama belki de görmeliler. Open Subtitles انا أعلم أنك لا تريد أن يشاهد الإستخبارات المركزية هذا الشريط لحمايتي
    Güvenlik personelim Beni korumak için yeterince donanımlı ve oğlumu bulmak için. Open Subtitles حراسي الشخصيين متسلحين جيداً لحمايتي و لإيجاد أبني
    Beni korumak için hayatını riske ettin. Artık sadece Webster tanımıyla değil benimde kahramanımsın. Open Subtitles خاطرت بحياتك لحمايتي إنه ليس تعريف القاموس للبطل فحسب
    Bana kafamdan geçenleri anlatmaya çalışma ya da söylediğin her şeyin Beni korumak için olduğunu iddia etme. Open Subtitles لا تخبرني بمكان رأسي أو تدعي بأن كل ما تقوله لي هو لحمايتي
    Babam Beni korumak için güçlerimi aldı ve kalp krizinden öldü. Open Subtitles مات أبي من نوبة قلبية بسبب القوى التي تلقاها لحمايتي
    Beni korumak için yalan söylüyor çünkü ortaklar böyle yapar ve biz de ortağız. Open Subtitles انها تكذب لحمايتي وهذا ما يفعله الزملاء ونحن زملاء بالطبع
    Beni korumak için bu kadar zahmete girmene gerek yok. Open Subtitles لست مضطراً لتبكد كلّ هذا العناء لحمايتي.
    yani biliyorum kredi kartı şirketinin fazlasıyla tedbirli olduğunu ve bunun Beni korumak için olduğunu Open Subtitles أعلم أن شركة الائتمان تحاول أن تكون حذرة وذلك لحمايتي
    Denemek zorundayım. Babam Beni korumak için hayatından vazgeçti. Open Subtitles يتعيّن أن أحاول، فإنّ والدي كرّس حياته لحمايتي.
    Tamam, belki de o kadar iyi değildir, ama Beni korumak için kanıt yerleştirmenden daha iyi. Open Subtitles حسنا،ليس لتلك الدرجة.. انها أفضل من محاولتك أخذ دليل لحمايتي
    Sırf Beni korumak için değil, cesur olmayı hatırlamam için olduğunu söylemişti. Open Subtitles ليس لحمايتي فقط ولكن أخبرني أنها ستذكرني كي أكون شجاعًا
    Gerçek şu ki, Ryan, sürekli Beni korumak için yanımda olamazsın. Open Subtitles الحقيقة يا راين، بأنك لن تكون هنالك دائمًا لتحميني.
    Beni korumak için o sırrı saklamadığını biliyorum. Open Subtitles أعرف أنني لا تخفين ذلك السر لتحميني
    Beni korumak için asırlarca uyanık kaldın. Open Subtitles لقد بقيت مستيقظا لدهور لتحميني
    Kırılgan durumumda Beni korumak için mi? Open Subtitles هل كنت تقومين بحمايتي عندا كتنت حالتي مزريه بأعتقادك بأنني كنت معتوه
    Ve şimdi de her şeyi Beni korumak için yaptığını söyleyeceğin bölüme geldik. Open Subtitles و هذا هو الجزء الذي ستخبرني فيه كيف أن كل شئ تقوم به هو من أجل حمايتي
    Beni korumak için yaptı. - Astrid! Open Subtitles فعل كل هذا ليحميني أستريد
    Beni korumak için ne gerekiyorsa yapın ancak bu tehdit soruşturmasının gizli tutulmasını istiyorum. Open Subtitles افعلوا ما عليكم لحمايتى, لكننى أريد ان يكون التهديد و التحقيقات و كل شىء فى سرية تامة
    Tüm bu saçmalıkların Beni korumak için olduğunu söylemeye kalkma, çünkü bunu biliyoruz. Open Subtitles ولا تقولي لي أن كل تلك الإجراءات تهدف إلى حمايتي, لأنه أمر غير مفهوم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus