Ama umurumda bile değildi çünkü beni seviyordu. | Open Subtitles | مع باقة من الورود البيضاء. ولكن لم أكن الرعاية، لأنه أحبني. |
Ailem beni seviyordu ve tek önemli olan da buydu. | Open Subtitles | لقد أحبني والداي، وهذا هو كل ما يهم |
beni seviyordu. | Open Subtitles | ـ لقد أحبني ، ولم يقصد أن يهجرني |
Ailem beni seviyordu ve...ve yeni şeyler denememek beni mutsuz etmiyordu. | Open Subtitles | لقد أحبتني عائلتي ولم أشعر بالسوء عند عدم قيامي بأشياء جديدة |
Sofia beni seviyordu ve doktorlar bana bir çözüm buldu. Bilemiyorum. | Open Subtitles | صوفيا أحبتني, والأطبّاء وجدوا علاجا عجيبا لي |
Tanrı şahidim olsun ki, bu adam beni seviyordu. | Open Subtitles | فليشهد علي الله أنني أقسمت بأن ذلك الرجل كان يحبني |
Madem beni seviyordu, o kızla ne işi vardı? | Open Subtitles | في أنه لو أن جاي كان يحبني فماذا يفعل مع هذه الفتاة؟ |
Bob beni seviyordu çünkü benim testislerimin de alındığını sanıyordu. | Open Subtitles | ـ(بوب) أحبني لأنه أعتقد أنه تم إستأصال خصيتي أيضاً |
Ve o da beni seviyordu. Evet. | Open Subtitles | وهو قد أحبني أيضا |
Tahminimce, "Babam beni seviyordu" gibi bir şey olurdum. | Open Subtitles | تخميني أني سأكون مثل "لا، أبي أحبني" |
Bunun için dua ettim, oysa o beni seviyordu. | Open Subtitles | دعوت لذلك، ولقد أحبني طول الوقت! |
Ben Lucas'ı seviyordum, O da beni seviyordu. | Open Subtitles | لقد أحببت " لوكاس " وهو أحبني |
Belki de beni seviyordu. | Open Subtitles | ربما أحبني |
beni seviyordu. | Open Subtitles | ـ لقد أحبني |
Bütün hatalarıma rağmen beni seviyordu. | Open Subtitles | وقد أحبتني على الرغم من كل أخطائي |
Tüm yaşananlara rağmen beni seviyordu, biliyorum. | Open Subtitles | ، وبغض النظر عما حدث أعلم أنها أحبتني |
Benim onu sevdiğim kadar oda beni seviyordu. | Open Subtitles | لقد أحبتني كما كُنت |
O da beni seviyordu. | Open Subtitles | لكنني أحببت طفلتي وهي أحبتني |
Onu benden aldın. beni seviyordu. | Open Subtitles | لقد سلبته مني , كان يحبني |
- James beni seviyordu! - Seni kullandı. | Open Subtitles | جيمي كان يحبني - كان يستغلك - |
beni seviyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحبني |