Dediklerini duyuyor musun? Benim evlendiğim adam üniversite mezunuydu. | Open Subtitles | أتستمع بما تقوله الرجل الذي تزوجته كان رجل جامعي |
Çünkü Benim evlendiğim Jack Campbell kendini daha iyi hissetmek için 2 bin 4 yüz dolarlık takıma ihtiyaç duymazdı! | Open Subtitles | , ربما لست كذلك لأن جاك كامبل الذي تزوجته ما كان ليحتاج إلى بدله ثمنها 2400 دولار ليشعر بتحسن في حياته |
Bana verilen hiçbir kağıt Benim evlendiğim adamın... artık farklı olduğunu söylese de sorun değil. | Open Subtitles | ليست قطعة ورق من المدينة ستقول لي أنك مختلف عن الرجل الذي تزوجته |
Çünkü Benim evlendiğim kadın asla istemezdi. | Open Subtitles | لأن المرأة التي تزوجتها ما كانت لتطلب ذلك أبداً |
Çünkü Benim evlendiğim kadın asla istemezdi. | Open Subtitles | لأن المرأة التي تزوجتها ما كانت لتطلب ذلك أبداً |
Sonra karısı "Sen Benim evlendiğim erkek değilsin." deyip onu terk ediyor. | Open Subtitles | ثم تقول له زوجته: "لست الرجل الذي تزوجته" و تتركه |
Benim evlendiğim adamın bir canavar olduğu gerçeğini görmezden gel! | Open Subtitles | أتجاهل حقيقة أن الرجل الذي تزوجته هو وحش! |
Bu Benim evlendiğim adam değil. | Open Subtitles | انه ليس الرجل الذي تزوجته. |
Sen Benim evlendiğim adam değilsin. | Open Subtitles | لست الرجل الذي تزوجته |
Benim evlendiğim adam işte bu. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذي تزوجته |
Benim evlendiğim Jerry de... | Open Subtitles | حسناً، (جيري) الذي تزوجته |