Kimse, ne yapmanız gerektiğini söylemiyor. İşte hayat budur... Sadece benim hayatım değil. | Open Subtitles | لا أحد يملي عليكم ما تفعلون هذه هي الحياة , لكنها ليست حياتي |
Kalamam.Yapmam gereken çok iş var ve bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | لا استطيع لديّ الكثير كي أقوم به و هذه ليست حياتي |
Bu sadece benim hayatım değil babamın da hayatı. | Open Subtitles | أنها ليست حياتي أنا فقط , أنها حياة والدي أيضاً |
Ellerinin arasında tuttuğun yalnız benim hayatım değil Riley'ninki de. | Open Subtitles | ليس حياتي فقط التي تحملها في يديك انها حياة رايلي, ايضا |
Bak, artık benim hayatım değil... | Open Subtitles | ... . أنظرى,هذه . هذه ليست حياتى بعد الأن |
Arkama dönüp baktığımda gördüğüm benim hayatım değil sanki. | Open Subtitles | مثل عندما أعود بذاكرتي في حياتي, إنّها تبدو فحسب ليست حياتي التي اعتبرها |
Bu hayat benim hayatım değil. | Open Subtitles | هنالكَ خطبٌ ما.. هذه ليست حياتي |
Bu benim hayatım değil. Bizim hayatımız değil. | Open Subtitles | إنها ليست حياتي هذه ليست حياتنا |
Bu benim hayatım değil. | TED | هذه ليست حياتي. |
Annesi, "Bu benim hayatım değil ve senden bir çocuk istemiyordum. | Open Subtitles | ، لقد قالت ...هذه ليست حياتي " وأنا لا أريد طفلة منك " |
Bu hiç benim hayatım değil. | Open Subtitles | هذه ليست حياتي كلياً |
Ama bu, benim hayatım değil. | Open Subtitles | لكن هذه ليست حياتي |
Mahvettiği sadece benim hayatım değil. | Open Subtitles | . ليست حياتي لوحدي ستذهب |
Fakat bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | لكنها ليست حياتي |
Bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | "هذه ليست حياتي" |
Bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | "هذه ليست حياتي" |
Bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | "هذه ليست حياتي" |
Bu benim hayatım değil. | Open Subtitles | هذه ليس حياتي |
Bu benim hayatım değil! | Open Subtitles | هذه ليست حياتى اللعينة |