Söylemek zorundayın ki, benim işimin en heyecan verici kısmı ise o fırsatımın olmasıyıdı. Sizlere onalaran birini tanıştıracağım. | TED | عليّ أن أخبركم، إحدى أكثر أجزاء عملي إثارة هو أنه يتسنى لي ذلك. أريد أن أقدم لكم أحد هؤلاء المحررين. |
Müfettiş, kişilikleri yargılamak benim işimin bir parçasıdır. | Open Subtitles | أيها المفتش، الخبير النفسى يصادف هذا وأن كان هذا عملي. |
Müfettiş, kişilikleri yargılamak benim işimin bir parçasıdır. | Open Subtitles | أيها المفتش، الخبير النفسى يصادف هذا وأن كان هذا عملي. |
- Onun doktora öğrencisi olarak mı başladın - benim işimin peşinde misin? | Open Subtitles | أنت بدأت كطالب دكتوراه هل أنت خلف عملي ؟ |
Çünkü depoyu idare etmek, benim işimin çok önemli bir parçası. | Open Subtitles | لأن إدارة المخزن هو جزء هام جداً من عملي |
Sorun şu ki, benim işimin bir parçası da senin aptal biri olarak yetişmemen. | Open Subtitles | الأمر العظيم أن جزء من عملي الحرص على ألا تكبر أحمق |
O pek de iyi bir haber değil. Ölü olmak benim işimin bir parçası. | Open Subtitles | هذا ليس نبأ عظيماً التظاهر بالموت جزء من عملي |
Askeri strateji benim işimin bir parçası değil. | Open Subtitles | الاستراتيجية العسكرية ليس شرطا مسبقا بالنسبة لي هي إتمام عملي |
Başsavcı olarak, tutuklamaları sağlamak benim işimin bir parçası. | Open Subtitles | شغفي كمدعٍ عام جزء من عملي هو تأمين الإدانات |
Gelişmiş sorgulama tekniği benim işimin tanımında yazmıyor. | Open Subtitles | لم يكن الاستجواب بالإكراه .من ضمن مهام عملي |
Bir saniyenin ilk kesitlerinin kölesiyiz hepimiz -- ve bu benim işimin kazanıp kaybetmesi burada gereklidir, bir mağazanın rafında. | TED | ونحن مقيدون لتلك الاجزاء الاولى من الثانية وهنا تماما يقبع جُل عملي تحديداً ويتحدد كوني ربحت او خسرت حتى على رفوف المتاجر |
Hayır, ve bu benim işimin bir parçasıdır: | Open Subtitles | : كلا ، وهذا جزء من عملي ، وهو كالتالي |
Beyler, bu benim işimin yüzde otuzu ve onu şimdi ödeyemem. | Open Subtitles | يارفاق، بطاقاتكم تشكّل 30%من عملي هنا ولا أتحمّل فقدانها الآن! |
Ve benim işimin de, sana fazlasıyla sorumluluklar yüklediğinin farkındayım. | Open Subtitles | و أعلم أن عملي وضعك بجحيم من الأشياء |
- Bu benim işimin bir parçası, anlıyor musun? | Open Subtitles | إنه جزء من عملي هل فهمت؟ ماذا؟ |
benim işimin ne olduğunu malzemeler belli etmez. | Open Subtitles | ويبدو ان هذا هو عملي فقط سحب الاغراض |
benim işimin Carl'ın Tamirhanesi klozet kapağı örtüsüyle aynı kulvarda olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | انت تظن ان عملي في نفس الكون مع مجال اغطية مقاعد الحمامات الخاص ب"كارل"؟ |
Ayrıca, sadece bunu yapmak değil, herkes, herbirimiz ve dünyadaki tüm insanlar müziğin bir parçası olma ve oldukça dinamik olarak müziği yaratma gücüne sahiptir, ve bu benim işimin en önemli kısımlarından biri. | TED | وأنا أود أن أضيف أن الموضوع لا يتعلق فقط بعزف الموسيقى لكن كل شخص ، أي واحد منا ، أي شخص في العالم لديه القدرة على إبداع وأن يكون جزءا من الموسيقى بصورة أكتر حيوية وديناميكية وهذا هو الجزء الأساسي من عملي |
Bu benim işimin eğlenceli yanı. Bu yaratıcılığın tarihi. | Open Subtitles | هذا هو الجزء الممتع في عملي |
- Aslına bakarsan sen benim işimin içine ediyorsun. | Open Subtitles | ــ أنت تعرقل عملي |