"benim sayemde" - Traduction Turc en Arabe

    • بسببي
        
    • بفضلي
        
    • بسببى
        
    • بسبي
        
    • الشكر لي
        
    • الفضل لى
        
    • الفضل لي
        
    • بفضلى أنا
        
    Ayrıca, kolesterollerini benim sayemde güvenle düşüren tüm o insanları bir düşün. Open Subtitles وإضافة لذلك، فكري بكل الناس التي تحافظ على معدل الكوليسترول لديها بسببي.
    Bazı insanların benim sayemde meşhur olup kabul gördüğü söylenir. Open Subtitles بعض الناس يقول أنه أصبح مشهوراً بسببي وبسببي تم قبوله
    Olmasını istediğim her şey, parmaklarının ucunda ve çoğu da benim sayemde. Open Subtitles كل شيء حلمُت به في مُتناول يدك الأن، والكثير من ذلك بسببي.
    benim sayemde, çavuş olacak kadar yaşayabildin yani, değil mi? Open Subtitles شكرا لي بالطبع , فقد ترقيت إلى رقيب بفضلي , أتذكر ؟
    benim sayemde, bir sürü hasta onlara ne yaptığına dair bir fikirleri olmadan, yeni hayatlarının tadını çıkarıyor. Open Subtitles مرضى كثيرون يعيشون حياة جديدة دون أن يعرفوا ماذا فعلت لهم، بفضلي
    benim sayemde çarşamba şampiyonluk maçına çıkıyoruz. Open Subtitles تأهلنا إلى المباراة النهائية يوم الأربعاء بسببي
    Bunu kafana sok aşağılık Yahudi! Burada olmanı bana borçlusun! benim sayemde buradasın! Open Subtitles حاول أن تفهم أيها اليهودي الوغد أنت موجود هنا بسببي ,هذا هو السبب الوحيد
    - Ek süre aldığını sanıyor ama, biri sayesinde, yani benim sayemde... ek süresi yok. Open Subtitles لأنه يظن أنه قد حصل على مهلة اضافية؟ وكل هذا بسببي أنا
    Pardon hanımefendi, ama şu anda bir sevgiliniz varsa, benim sayemde var. Open Subtitles معذرة،سيّدتي، لكنكِ لديكِ عشيق الآن بسببي
    Verilerin benim sayemde ne kadar yükseldiğini söyleyeceğini ya da orada her şeyin benim sayemde nasıl yürüdüğü söyleyeceğini düşündüm. Open Subtitles كيف كانت نسبة التسجيل بسببي كيف أكون السبب وراء كل عمل بذلك المكان
    Holly Benson kaçmadı. Travis benim sayemde bıraktı onu. Open Subtitles هولي بنسون لم تلذ بالفرار منهما ترافيس اخلى سبيلها بسببي
    Hatta o koltuğu benim sayemde kaptın. Open Subtitles بحق الجحيم، أنت تجلس على ذلك الكرسي بسببي.
    Hâlâ yaşıyorlarsa, benim sayemde yaşıyorlar. Open Subtitles انظر , لو انهم لم يموتو بالفعل .وذلك بسببي
    Lanet benim sayemde kalkmıştı! Yardım etmeme izin ver! Open Subtitles بالله عليك، أُبطلَت اللعنة بسببي دعني أساعد
    Şimdi, torununuz benim sayemde, burada, yanınızda kalıyor ...bana teşekkür etmelisiniz. Open Subtitles والآن فحفيدتك عادت الي هنا وبقت هنا بسببي لذا , يجب ان تشكرني
    Madem benim sayemde, o zaman acaba önce ben evlenebilir miyim? Open Subtitles إذا كان هذا بفضلي حقا, فهل يمكنني الزواج أولاً؟
    Şuan sahip olduğu herşey benim sayemde oldu ama o hala daha fazlasını istiyor. Open Subtitles كل ما وصلت هي اليه الآن كان بفضلي.. ولا زالت ترغب بالمزيد
    benim sayemde, şimdi insandan da öte oldular. Open Subtitles أما الآن، بفضلي أصبحوا أكثر من مجرّد بشر
    Bir şeyi unutma.Bugün ne durumdaysan benim sayemde. Open Subtitles انظر يا سيدارث، تذكر شئ واحد لقد حصلت على هذه المكانة بسببى أنا فقط
    Big O kendine bir iş buldu, ve hepsi benim sayemde oldu Open Subtitles وإزدهار فقط مثل ذلك وضع لنفسه صفقة كبيرة وهذا كلة بسبي
    benim sayemde şu an hapiste değilsin. Open Subtitles الشكر لي ، انتَ لست في السجن الآن
    benim sayemde öfkeyle ateş edebilme fırsatını buldular. Open Subtitles الفضل لى أخيراً أمكنهم يطلقوا أثناء الغضب
    Evet, Reid. Ve benim sayemde Berner Sokağı artık bir lağım çukuru değil. Open Subtitles نعم,ريد,و الفضل لي في عدم تواجد جحر المؤامرات في شارع بيرنر
    Bu dünyadaki siktiğin her şey benim sayemde oldu. Open Subtitles كل شئ فى العالم بحق الجحيم بفضلى أنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus