Aslında Benim tek endişem o pijama partilerinin zannettiğimiz kadar iyi olmamaları. | Open Subtitles | همّي الوحيد هو أنّ المبيت هذا لم يكن جيّداً كما كنّا نظنّ. |
Benim tek arzum Scotland Yard'a yardımcı olmak. | Open Subtitles | ان طموحى الوحيد ,هو ان اكون مفيدا لأسكوتلانديارد |
Benim tek gücüm çenemi kapatıp onlardan birisi gibi davranabilmemde. | Open Subtitles | قوّتي الوحيدة هي أن أغلق فمّي وأتصرف مثل واحد منهم |
- Lee, bu senin son şansın! - Bu Benim tek şansım! | Open Subtitles | لي، هذه فرصتُكِ الأخيرةُ انها فرصتُي الوحيدةُ |
Bugünün ziyaret günü olmadığını biliyorum, ama Benim tek boş zamanım... | Open Subtitles | أعلم أنه ليس يوم الزيارة اليوم لكنه وقت الفراغ الوحيد لدي |
Aslında, Benim tek düşündüğüm bu Senatör. | Open Subtitles | في الحقيقة، وقت وحيدي الإعتبار، عضو مجلس الشيوخ. |
Sen Benim tek dostumsun, sen benim rehberimsin! | Open Subtitles | "أنتِ صديقتي و مرشدتي" "أراكِ في الزاوية بعد 5 دقائق" |
Üzgünüm, kardeşim, ama eğer söylediklerin doğruysa, o Benim tek ümidim. | Open Subtitles | آسف يا أخي .. ولكن إذا كان ما قلته صحيحاً .. فهذا يعني أنها الفرصة الوحيدة التي أمتلكها |
Benim tek gördüğün kurbanın boynundaki iki delikti. | Open Subtitles | الثغرات الوحيدة التي يجب أن نستفسر عنها موجودة في عنق الضحية |
Marcellus, sen Benim tek oğlumsun. | Open Subtitles | مارسيلوس انت الابن الوحيد لي |
Benim tek hayal benim falcı arkadaşım yardımcı oluyor hepiniz sizin sefalet gece zayıf yaratıklar söndürüldü. | Open Subtitles | حلمي الوحيد هو أن أساعد صديقي المشعوذ سأضعكم أيتها المخلوقات الضعيفة خارج مأساتكم الليلة |
Benim tek endişem gerçek kimliğimi gizlemek için ne yapmam gerektiği. | Open Subtitles | . . قلقي الوحيد هو إن كان علي أن أخفي هويتي الحقيقة |
Benim tek amacım Jericholuları korumak. | Open Subtitles | او ماعدا ذلك, هدفي الوحيد هو حماية سكان جيركو |
Bilmeni isterim ki Benim tek maksadım sana daha iyi yardım edebilmektir. | Open Subtitles | وفقط اريدك ان تعلم ان هدفي الوحيد هو ان اقدر ان اساعدك بشكل افضل |
Benim tek sorunum var. Kocam benden ayrılmak istiyor ve o burada bu sorunu nasıl çözebilirim. | Open Subtitles | مشكلتي الوحيدة هي أن زوجي يريد أن يتركني فكيف يمكنني حل هذا إن لم يكن هو بالغرفة؟ |
Benim tek dileğim ise hiç bir sır olmadan seninle beraber olabilmek. | Open Subtitles | وأمنيتي الوحيدة هي أن أكون معك وبدون كلّ هذه الأسرار. |
Hayır, Benim tek kitabım Sade'nin günlükleriyle İncil. | Open Subtitles | كلا، كتبي الوحيدة هي مذكَرات سيد والأنجيل |
Yetim olabilirim, ama Hintliyim, bu Benim tek kimliğim. | Open Subtitles | أنا قَدْ أكُون يتيمة لكن أَنا هندية تلك هويتي الوحيدةُ |
Yetim olabilirim, ama Hintliyim, bu Benim tek kimliğim. | Open Subtitles | أنا قَدْ أكُون يتيمة لكن أَنا هندية تلك هويتي الوحيدةُ |
O Benim tek arkadaşımdı, hiç sahip olmadığım kızımdı. | Open Subtitles | أنها الصديقةُ الوحيدةُ لدي البنت التي لم أنجبها |
- Bu pek bir cevap değil. - Bu Benim tek cevabım. | Open Subtitles | ليس هذا رداً مرضياً لي - هذا هو الرد الوحيد لدي - |
Babamın yanında olmalıydım. Sonuçta o Benim tek babam. | Open Subtitles | انا إحتاج لكي اكون بجانب أبي مع ذلك، انه الأب الوحيد لدي |
Çünkü o Benim tek arkadaşım. | Open Subtitles | لأنه الصديق الوحيد لدي |
Emin olabilirsin, Benim tek ve güzel oğlum. | Open Subtitles | يمكنك الوثوق بي بهذا الأمر يا وحيدي العزيز |
Sen Benim tek dostumsun, sen benim rehberimsin! | Open Subtitles | "أنتِ صديقتي و مرشدتي" |
Artık onlara sürpriz yapamam, bu Benim tek avantajımdı. | Open Subtitles | سأفقد عامل المفاجئة وتلك هي الميزة الوحيدة التي أمتلكها |
Benim tek gördüğün kurbanın boynundaki iki delikti. | Open Subtitles | الثغرات الوحيدة التي يجب أن نستفسر عنها موجودة في عنق الضحية |
Sen de Benim tek ailemsin. | Open Subtitles | وانت الوحيد لي ايضا |