Iolaus çiftçiye yardım etmek için geldi, bunu Benim yapmam gerekirdi. | Open Subtitles | إيولوس ساعد المزارع بما كان يجب أن أفعله أنا |
Tek yapabildiğim, diğerlerinin Benim yapmam gerektiğini düşündüğü şeylerdi. | Open Subtitles | كان كل ما يمكنني أن أفعله، هو ما يظنّ الآخرون أنه عليّ أن أفعله. |
Bunu uzun zaman önce Benim yapmam gerekirdi. Liz! Bu senin hatan. | Open Subtitles | كان يجب عليّ أن أفعله بنفسي منذ وقت طويل. |
- Hayır, bu Benim yapmam gereken bir şey. | Open Subtitles | -لا، إنه شيء يجب أن أفعله بنفسي |
Benim yapmam gereken şey bu değil. Gerçekten bunu açıklayamam. | Open Subtitles | هذا ليس من المفروض أن أفعله في الحقيقة لا يمكنني أن أشرح لكِ |
Ama Benim yapmam gereken bir şey daha var ve sen bunu bilmeyeceksin çünkü ben harikayım. | Open Subtitles | بالطبع هناك هذا الشىء الصغير يجب أن أفعله لايمكنك أن تعرفيه لأنى محبوب |
Benim yapmam gerektiği anlamına gelebilir. | Open Subtitles | أعتقد أن ذلك يعني أنني يجب أن أفعله |
Benim yapmam gereken şeyi yapmana izin vermeliydim. | Open Subtitles | كنت سأتركك هذا ما كان يجب أن أفعله |
Yok, yok. Bunu Benim yapmam lazım. | Open Subtitles | لا ،لا هذا شيء إريد أن أفعله أنا |
Üzgünüm. Benim yapmam gerekeni yapıyormuş. | Open Subtitles | كان يفعل ما كان يجب أن أفعله أنا |
Benim yapmam gereken bir şey var. | Open Subtitles | فلديّ شيء يجب أن أفعله |
Bu, Benim yapmam gereken bir şey. | Open Subtitles | فهذا شيء يجب أن أفعله |
Benim yapmam gereken bir şey var. | Open Subtitles | لدي شيء أريد أن أفعله |