Bennington, sanat ve bilim eğitimi vermeye devam edecektir çünkü bunlar insanin kişisel ve profesyonel amaçları arasında ki ayrımı fark edebilmesi için gereklidir. | TED | سوف تستمر بينينجتون بتعليم الفنون والعلوم كما أن مناطق الغمر معترف بالخلافات في الأهداف الشخصية والمهنية. |
Bennington'un başarmak istediği zor iş budur. | TED | لذا فإن التحدي الذي يواجه بينينجتون هو أن نفعل ذلك. |
Bennington'un 2008 yeni yıl kartı kapağında yeni yapılan bir binanın taslak resmi var. Bu bina 2010 yılında açılacak ve toplum projeleri merkezi olacak. | TED | على غلاف بطاقة بينينجتون عطلة ٢٠٠٨ هو الرسم المعماري للمبنى فتح في ٢٠١٠ هذا هو لتكون مركزا للنهوض العمل العلني. |
Bennington'da restorasyon işlerinde çalışıyormuş. | Open Subtitles | تستخدم للقيام بأعمال الترميم في بينينجتون |
Büyükelçi Bennington! | Open Subtitles | (أيّـهاالسفير(بينيتون! (أيّـهاالسفير(بينيتون! |
Büyükelçi Bennington'ın kişisel asistanı benim. | Open Subtitles | أنا مـُساعد السفير (بينيتون) الشخصي |
- Haberlerde manşette, bu da demek oluyor ki Charlie Ganz taklitçiyi bildiğimizi, ve Bennington Müzesi hakkında sorular soracağımızı biliyor. | Open Subtitles | -إنها الصفحات الاولى للصحف الآن وهذا يعنى ان تشارلى جانز كان يعلم بشأن المزور واننا كنا نسأل عنه في متحف بينينجتون. |
İşte bu nedenle, bu konuda ki tartışmaları Bennington'da başlattık. | TED | لذلك بدأت في المحادثة في بينينجتون. |
Bennington Rehabilitasyon Merkezindeydin. | Open Subtitles | كنتِ في مصحة (بينينجتون) لإعادة التأهيل |
Elçi Bennington | Open Subtitles | (سفير(بينينجتون - ماذا تفعلون.. |
- Sen de mi Bennington'daydın? | Open Subtitles | هل كنت أنت في (بينينجتون)؟ |
Büyükelçi Bennington arıyor. | Open Subtitles | (السفير( بينيتون! |