"berbat ediyorsun" - Traduction Turc en Arabe

• تفسد
• تسبب الفوضى
• أنت تفسدين

Her şeyi berbat ediyorsun. Düğüne devam etmeliyiz.
أنت دائمـاً ما تفسد كلّ شيء نحن يجب أن نواصل المراسم

Senden sonra binecek olan için işleri berbat ediyorsun ama.
أنتَ تفسد تلك الفَرَس على من سيركبها بعدك

Neden hayatımıza giren yeni bir şeyi berbat ediyorsun ki?
لماذا يجب أن تفسد كل شيء جديد في حياتنا؟

Gittiğin her yeri berbat ediyorsun.
تسبب الفوضى بكل مكان تذهب إليه

Bunu berbat ediyorsun. - Onu darmadağın ediyorsun.
أنت تفسدين بذلك فطيرتى - بل أنت تحطمها -

Seni dizginlemek için yanında olmadığım zaman her şeyi berbat ediyorsun.
عندما لا تريدني إبقائك مع الدعم, تفسد كل شيء

O delildi. Suç mahalini berbat ediyorsun.
هذا دليل أنت تفسد مسرح الجريمة

O kız günde 18 saat kafasını kitaplara gömüyor. Ailesiyle biraz zaman geçirmek için buraya geliyor ve sen bunu berbat ediyorsun.
- انها ندرس 18 ساعة في اليوم وعندما تعود الى المنزل لقضاء بعض الوقت الجيد مع العائلة أنت تفسد الامر

Onu kullanmak için tutuyoruz. Herseyi berbat ediyorsun.
يجب أن نستفيد منه، أنت تفسد كل شيء.

Sen, berbat ediyorsun, küçük kardeşim.
إنك تفسد الأمور يا شقيقي الصغير.

Aptal egon yüzünden her şeyi berbat ediyorsun!
rlm; أنت تفسد كل شيء بسبب عزة نفسك الغبية!

Neden her şeyi berbat ediyorsun?
لماذا تريد ان تفسد الاشياء؟

Neden her şeyi berbat ediyorsun?
لماذا تفسد كلّ شيء؟

Neden herşeyi berbat ediyorsun?
لماذا تفسد كلّ شيء؟

Şovu berbat ediyorsun. Artık gülmek yok.
إنك تفسد البرنامج كفى ضحك

Kapat çeneni. Anı berbat ediyorsun.
،أصمت أنت تفسد جمال الموقف

Partiyi berbat ediyorsun.
بالله عليك انت تفسد الحفلة

Partiyi berbat ediyorsun!
أنت تفسدين الحفلة

Sen hep her şeyi berbat ediyorsun!
أنت تفسدين كل شيئ دائماً