Onlardan birinin beslendiğini hissettim gerçekten ama ben baş edebilirim. | Open Subtitles | فى الواقع كنت اشعر باحدهم يتغذى لكنى استطيع التعامل مع الامر |
Demek istediğim nasıl beslendiğini hepimiz gördük. Yani evi beslemezsek ölür. | Open Subtitles | وجميعنا رأينا كيف يتغذى اذا لم نطعم المنزل فسيموت |
O çocukların neyle beslendiğini Tanrı bilir. | Open Subtitles | الله يعلم ما الذي كان يتغذى عليه هؤلاء الاولاد |
Doğa ana bunu 6 ayda yapabiliyor. Besinlerin tavuk dışkısından beslendiğini sanıyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدون انها تتغذى على فضلات الدجاج. |
Kollarındaki iğne izleri, serumla beslendiğini işaret ediyor. | Open Subtitles | علامات الإبر على ذراعها تبين أنها كانت تتغذى بواسطة أنبوب |
Jennifer korkudan beslendiğini söylemişti. | Open Subtitles | جينيفر) أخبرتني أن نوعها يتغذّى على الخوف) |
Darwin,eşek arıları gibi bazı canlıların yumurtalarını diğer böceklerin larvalarının içine bıraktığının ve böylece yumurtadan çıkan canlının onlarla beslendiğini fark etti. | Open Subtitles | لقد عرف كيف أن بعض الحشرات، مثل هذا الدبور الطفيلي، تضع بيضها داخل يرقات حشرات أخرى، حتى يتغذى عليها صغارها، حين يفقسون بيضاتهم. |
Bu yaratığln en iyi savaşçılarımıza korku saldığını sonra o korkuyla beslendiğini gördüm. | Open Subtitles | رأيت بعيني هذا المخلوق وهو يزرع الخوف ... في أفضل محاربينا ثم يتغذى على هذا الخوف |
Sindirim sonuçları onun kendi türünden beslendiğini gösteriyor. | Open Subtitles | تحاليل الجهاز الهضمي تشير أنه كان يتغذى |
Bu yerin bizlerle beslendiğini biliyorsun. | Open Subtitles | تعلم أن هذا المكان يتغذى منا |
Francis'in benden beslendiğini düşünüyor musun? | Open Subtitles | أتعتقد أن (فرانسيس) يتغذى علي؟ |
- Enerji ile beslendiğini biliyoruz. | Open Subtitles | -نعلم بأنه يتغذى على الطاقة |
Bu şeyin insan ile beslendiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | ما هذه ؟ تتغذى على البشر ؟ |
Döndüğümde kardeşimden beslendiğini gördüm. | Open Subtitles | عدت لأجدك تتغذى على أختي. |
Ondan beslendiğini gördüm. Evet. | Open Subtitles | -رأيتكَ تتغذى على دمائها ، أجل . |