Şimdilik Wikipedia'mı tavada ve tatlı kırmızı biberli tercih ettiğimi söylemem yeterli olacaktır. | TED | ويكفي ان نقول الآن أنني أفضّل ويكيبيديا خاصتي مقلية مع الفلفل الحار. |
250g Tilapia porsiyonu olarak sunulur. Dijon hardalı ve buharda pişirilmiş ceviz ve kinoalı pilav ve ızgarada pişirilmiş brokoli ilave edilir. Dışı hafif yumuşak, tatlı, közlenmiş ve dumanlı biraz da pul biberli | TED | إنها تأتي مع خمس أوقيات من البلطي المخبوز مع خردل الديجون المموج والبقسماط المشوي وكومة مبخرة من بيلاو الكينوا البقان مع القرنبيط ناعم جداً وطاعم ومتفحم ومبخر من الخارج مع القليل من الفلفل الحار. |
Bu gece, kuzu kulağı mantılı ve biberli kızarmış geyik var. | Open Subtitles | لدينا الليلة طبق لحم الغزال المطهي مع الدقيق القمح بمكعبات الزبد وحب الفلفل الأخضر |
Yani tüm elimizdekiler biraz bayatlamış havuç biraz tam buğdaylı gofret ve bir kalıp biberli peynir. | Open Subtitles | لذا كل ما لديّ جزر قديم وبعض الوافل الأبيض و قطعة جبن بالفلفل |
Ananaslı karides, limonlu karides, hindistan cevizli karides, biberli karides, karides çorbası, karides yahnisi, karides salatası, patatesli karides, karides burger, karidesli sandviç. | Open Subtitles | هناك جمبرى أناناس وجمبرى ليمون، جمبرى جوز الهند جمبرى فلفل |
Bir tane biberli, bir tane de mantarlı lütfen. | Open Subtitles | شريحة ببروني و شريحة فطر من فضلك جميعها ببروني |
- Bu da sizin biberli kaya balıklı ev yapımı ravioliniz efendim. | Open Subtitles | بالنسبة لك، يا سيدي، هو رافيولي محلية الصنع مع سمكة الصخر والفلفل. |
Durun, durun. Pantolonumun bir yerlerinde iki tane acı biberli sosisli olacaktı. | Open Subtitles | مهلاً مهلاً هنالك بعض النقانق و الفلفل في مكانٍ ما بردائي |
Ne, Hot Dog Heaven'ın süper biberli peynirli sosisini mi? | Open Subtitles | مارأيك بمقانق مقلية مع الفلفل الحار؟ لا.. |
Ne, Hot Dog Heaven'ın süper biberli peynirli sosisini mi? | Open Subtitles | مارأيك بمقانق مقلية مع الفلفل الحار؟ لا.. |
Kırmızı biberli ve soyalı soslarımız var. | Open Subtitles | لذا لدينا صلصة الفلفل الحار وصلصة الصويا |
Ben keçi peyniri ve biberli, yumurta akından yapıImış omlet alayım Iütfen. | Open Subtitles | نعم ، سأتناول طبق أومليت مع جبن الماعز وبعض الفلفل |
O zaman zencefilli, biberli tofu alacağım ancak bibersiz olsun. | Open Subtitles | سأتناول توفو الزنجبيل بالفلفل الحار ولكن من دون الفلفل |
Taze kırmızı biberli geyiketmiz var. | Open Subtitles | لدينا لحم غزال طازج بالفلفل صُنع بفائق الإحترام. |
Ya da var biberli çoban böreğimiz de Üstünde gerçek çobanla birlikte | Open Subtitles | أم تريد القليل من فطيرة الراعي المتبّلة بالقليل من فلفل راعٍ حقيقي على القمة ؟ |
Ananaslı karides, limonlu karides, hindistan cevizli karides, biberli karides, karides çorbası, karides yahnisi, karides salatası, patatesli karides, karides burger, karidesli sandviç. | Open Subtitles | "هناك "جمبري أناناس و"جمبري ليمون" ، "جمبري جوز الهند" "جمبري فلفل" |
BİNGO ! , büyük biberli pizzanın tadına birlikte bakacağız. | Open Subtitles | B ف المنظمات غير الحكومية، وذوق كبير من ببروني البيتزا زا نا ننظر معا. |
...chipotle soslu muz ve Meksika biberli. | Open Subtitles | مع صلصة الشوبتل مع مخلل الفلفل,والفلفل الحار |
Sadece sen ve ben birde sosis ve biberli karışık pizza | Open Subtitles | .. فقط أنا وأنت ونص نقانق ونص بيبروني بيتزا |
AcıIı, soğanlı, soslu ve biberli. | Open Subtitles | مع الفلفل الحارّ, البصل, المخلل والفلفل |
Biraz biberli, biraz oval. | Open Subtitles | إنه لاذع بعض الشيء, فقط قليلاً |
Taze nonna usulü pasta, bir de biberli pizza. | Open Subtitles | لدي فطيرة كستارد طازجة وبيتزا بيبيروني |
Peki ya,o bana birşey almamışsa ve ben de elimde şili biberli yada lavantalı yada balık aroması enjekte edilmiş bir kutu çikolatayla orda kalakalırsam? | Open Subtitles | ولكن لو لم يحضر لي اي شي وحضرت مع علبة شوكولا بفلفل حار او لافندر او سمك مدخن سائل .. |