Bileğine şu ipi bağla. | Open Subtitles | اربطي هذا حول معصمك إذا شعرت أنه أصبح مشدوداً |
Kendi Bileğine, metalik vuruşlarla tıklayan saatini kapatmayı unuttu. | TED | نسي أن يوقف ساعة يده التي تدق كنبض معدني على معصمه. |
Doktor, hazır buradayken oğlumun Bileğine de bakar mısınız? | Open Subtitles | الطبيب، في حين كنت لا تزال هنا، كنت مجرد إلقاء نظرة على معصم ابني؟ |
Yine böyle bir dümen çevirirsen ayak Bileğine elektronik kelepçe takarım. | Open Subtitles | إن خططت لحيلة آخرى مثل هذه سأضع سوار إلكتروني على كاحلك. |
Bileğine bakmaları için ortopediye çağrı at ve tomografi çektir. | Open Subtitles | إستدعي قسم العظام للنظر إلى رسغه وإتصلي بالتصوير المقطعي المحوسب |
Eğer ereksiyonunun geçmesini istiyorsan, bir kibrit yak, alevi söndür ve sıcak közü Bileğine bastır. | Open Subtitles | إذا أردت أن يزول الإنتصاب, عليك بإشعال عود ثقاب... توقد ناراً و تأخذ جمرةً حارة و تضعها على رسغك |
Bileğine fazla yüklenmediğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متاكدة انه لم يكن أكثر من اللازم على معصمك ؟ |
İşler kızıştığında dişlerini Bileğine geçirip kanı sağa sola saçıyorsun. Kes şunu. | Open Subtitles | عندما تزداد الأمور اثارة تشقي معصمك وترسمي |
Bileğine çok yükleniyorsun. | Open Subtitles | تضعين الكثير من القوه في معصمك |
Evsiz bir adam neyi hatırlamak için tutup da Bileğine kırmızı kurdele bağlar ki? | Open Subtitles | مالذي يريد المشرّد تذكّره من خلال ربطه شريطا أحمر حول معصمه ؟ |
Şu gördüğün adam buraya yeni geldiğinde bir ay boyunca dolabının şifresini Bileğine yazmıştı. | Open Subtitles | اعتاد أن يكتب تركيبة خزانته في المركز على معصمه مدّة شهر أوّل ما توظّف هنا |
O kadar çeki ciro etmekten Caitlyn'in Bileğine kramp girmişti. | Open Subtitles | أجل معصم " كيتلين " تهلهل من مصادقة هذه الإيصالات |
Bir pet markete gidip zil satın aldı eve geldi ve annemin Bileğine bağladı. | Open Subtitles | هي ذهبت الى ذلك المتجر اللعين وقامت بشراء الجرس ذهبت وربطته في معصم امي |
Bileğine bağlı bir ip ile yüksekten atlamak. | Open Subtitles | هو أن تقفز من مكان عال وأنت معلق بحبل حول كاحلك. |
Birini ayak Bileğine, öbürünü de çantaya tak. | Open Subtitles | واحدة حول كاحلك و الأخرى حول الحقيبة قم بذلك |
Eleme maçındayız ve Pete kale işaretinde hızlı bir atış geldi ve Bileğine isabet etti. | TED | وداخل المبارة وبينما بيت في الملعب وجاءت كرة سريعة وضربته في رسغه |
Yanan benzin Bileğine damlamıştır. Ya da ATV'nin vidası olabilir. | Open Subtitles | سقطت قطرة من الجازولين على رسغه خطأ من الدراجة |
Eğer ereksiyonunun geçmesini istiyorsan, bir kibrit yak, alevi söndür ve sıcak közü Bileğine bastır. | Open Subtitles | إذا أردت أن يزول الإنتصاب, عليك بإشعال عود ثقاب... توقد ناراً و تأخذ جمرةً حارة و تضعها على رسغك |
Bu akşam Kuzgunlar'ın kırık el Bileğine rağmen Quentin Fields'ı oynatacağını duydum. | Open Subtitles | سمعت بأن الريفينز سيجعلون كوينتن يلعب الليله بمعصم مكسور |
Bileğine ne oldu? | Open Subtitles | ماذا حدث لرسغك ؟ |
Doğru. Bileğine halhal takar. Zavallı halhal kopmamak için debelenir. | Open Subtitles | هذا صحيح لديها كاحل عالق في الحذاء طوال حياتها |
Ölü polisin ayak Bileğine bağlanmış bir silah gördüm. | Open Subtitles | الشرطى الميت لقد رأيت مسدسة مربوط فى كاحله |
Onu kontrollü bir şekilde felç eden ilaç vermelerine rağmen ayak Bileğine turnike yapıyorlar, gördün mü? | Open Subtitles | قد أضعها على العناية المركزة لكنهم يعالجون كاحلها |
Bavul, Bileğine bir çift kelepçe ile bağlanmıştı. | Open Subtitles | وهذه الحقيبة كانت مربوطة فى رسغ يده بزوج من الأصفاد الفضية |
Roger, ortağım patlatıcı aleti, kuryenin alıp gitmesini engellemek için Bileğine bağlamak zorunda kaldı. | Open Subtitles | أيها العقيد, شريكى اضطر أن يربط آلة الإطلاق بمعصمه |
Atardamarın içinden ayak Bileğine kadar inmiş. | Open Subtitles | جائت إلى نهاية الطريق عبر الشريات الظهري قرب الكاحل |