"bilgili" - Traduction Turc en Arabe

    • المعرفة
        
    • حكمة
        
    • على دراية
        
    • متعلم
        
    • بالحكمة
        
    • بصيرة
        
    • المتعلم
        
    • واسع الإطّلاع
        
    • لديه العلم
        
    • انه متطور
        
    bilgili çalışanlar tarafından saygıyla karşılandıkları takdirde insanların daha çok bilgi paylaşacaklarını biliyorum. TED انظروا، الآن أعرف أن الناس أكثر استعدادًا لمشاركة المعلومات عندما يعاملهم الموظفون ذوو المعرفة باحترام.
    fakat onlar da sık sık bir hata yapar: Diğer herkesin de bilgili olduğunu düşünürler. TED ولكنهم غالبًا ما يخطئون خطأ آخر، فهم يفترضون أن كل شخص آخر هو واسع المعرفة أيضًا.
    Neden en yaşlı ve bilgili olan kişi bu konuda karar vermesin? Open Subtitles لمَ لا تدعي كبار السن الأكثر حكمة يأخذون نقطة في ذلك الأمر ؟
    İnancınızın eğitimini görmüş ya da ritüelleriniz hakkında bilgili bir adam. Open Subtitles الآن، إنه رجل مُتعلِم لعقيدتك أو على الأقل على دراية بطقوسها
    Söyleyin bana, Doktor. bilgili birisiniz madem, bunu bana açıklayın. Open Subtitles ولكن أخبرني يا دكتور, أنت رجل متعلم صحيح؟
    O çok yetenekli, bilgili ve cesur bir adam, Abe. Open Subtitles هل رجل من قدرة كبيرة، بالحكمة والشجاعة، وآبي.
    Patronun gibi anlayışlı ve bilgili biri için çalıştığım için onurluyum. Open Subtitles بصراحة، يشرفني جداً العمل لشخص ذو بصيرة ولطيف كرئيسي.
    Çok bilgili meslektaşımın 53. maddenin devamını okumamış olması çok yazık. Open Subtitles خسارة أن زميلي المتعلم لم يكمل نص المادة 53 والتي تقول:
    Anlatacak pek bir şey yok. Akıllı olmalısınız. bilgili olmalısınız. Open Subtitles لم يكن شيئا يذكر، أولا، الرأس يعني المعرفة
    Ama siz, otomobil ve parçaları hakkında bilgili olduğunuzu iddia ediyorsunuz. Open Subtitles و لكنك من ناحية أخرى تدعين المعرفة الكاملة بالسيارات و طرق تشغيلها
    Harikasın, bu kadar bilgili Olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles أنت رائعة لم أعرف أن لديك كل هذه المعرفة
    Bohr Kopenhag'da doğmuştu, varlıklı, bilgili tam bir aristokrattı. Open Subtitles ولد بور في كوبنهاجن ثرياً واسع المعرفة كان من النبلاء فعلياً
    Ancak benim kadar bilgili ve hırslı bir kişiliğin fazla tehlikeli olacağını düşündük. Open Subtitles كلانا كان يعلم أن خطر جداً أن نستنسخ شخص يمتلك المعرفة والطموح الذي أمتلكه
    Konu bu değil efendim, hakim Hack bu konuda bilgili Open Subtitles ليس لها صلة وثيقة بهذه المسألة، سيدي أود أن يكون الحدث محكوم لهذا الغرض بالذات المعرفة التجريبية غالباً ماتشوه المضمون
    bilgili ve tecrübeli bir adam kilisenin, aristokrasinin ve silahlı kuvvetlerin sadakatini sağlayabilir. Open Subtitles رجل حكمة وخبرة يستطيع أن يضمن ولاء الكنيسة والطبقة الارستقراطية, والحرس
    Gidip, daha yaşlı ve daha bilgili kişilere sorsam tüm bu olup bitenleri bir mantığa sığdırarak açıklayabilirler miydi? TED هل عليي ان الجأ للتحدث للناس الاكبر سنا والاكثر حكمة هؤلاء الذين بمقدورهم اخباري كيف حولو هذه الاشياء التي تجري الى منطق؟
    Arcadia tek ilgilenendi ama bilgili insanlardır yani sanırım kitap başarılı değil! Open Subtitles دار اركاديا كانت الوحيدة المهتمة باعمالي و لكنهم اناس على دراية و علم اذاً اعتقد اني لن انجح
    Kaza raporlarında çok bilgili birisiyimdir, Hicks. Open Subtitles أتعلم، أنني على دراية تامة بتقارير الحوادث، هيكس
    Neden akıllı, bilgili bir insan kendini sıradan bir haydut için feda eder ki? Open Subtitles لماذا شخص متعلم ومثلك يضحي بحياته من أجل مجرد لص؟
    Duncan, sana yardım etmek isterim ama güzel, zeki, bilgili birini nerden bulacağım? Open Subtitles دنكن , استمع, اريد ان اساعدك في الخروج, لكن اين استطيع ان اجد شخص جميل ,ذكي و متعلم جيدا , هاه?
    Kleopatra'ya öyle yakın, öyle güven duyulan, öyle bilgili. Open Subtitles -يمتلى بالحكمة ,وقريب من كليوباترا و موضع ثقتها
    Aslında, annemin ne kadar... bilgili olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles بالواقع كنت افكر للتو بأمي و كم أنها كانت ذات بصيرة
    Sayın Yargıç, eminim ordumuz bu çok bilgili avukata İsrail'in güvenliği konusundaki tavsiyeleriyle ilgili teşekkür edecektir. Open Subtitles حضرة القاضي, أنا متأكد أن الجيش يشكر المحامي المتعلم على نصيحته للامن الاسرائيلي
    - bilgili. Open Subtitles - واسع الإطّلاع.
    Romantik biriyle çıktı. bilgili biriyle de çıktı. Open Subtitles لديه الرومانسية لديه العلم
    Onlara bu ayinsel yapının adli olarak bilgili, organize ve daha önce öldürmüş biri gibi olduğu anlamına geldiğini söyledim. Open Subtitles أخبرتهم أن الطبيعة الطقوسية تعني انه متطور إجراميا و منظم و غالبا قام بالقتل من قبل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus