Okyanus için çalışan gönüllü bilim insanı birliğine ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. | TED | وأعتقد بأننا نحتاج إلى تحالف من العلماء المواطنين من أجل المحيط. |
Ama bir bilim insanı fazladan materyalin nereden geldiğini sormalı. | TED | ولكن يجب أن نسأل العلماء من أين تأتي المواد الإضافية. |
Birkaç bilim insanı bu heyecan verici olasılığı test ediyor. | TED | في الواقع، عدد من العلماء يختبرون هذه الاحتمالية المثيرة الآن. |
Bir bilim insanı, savaşçıydı hem de tüm o görünüşüne rağmen. | Open Subtitles | أقصد، كانت عالمة ومُحاربة، وكلّ ذلك ألهم الطريقة التي تبدو بها. |
Partilere gittiğimde insanların bir bilim insanı olduğumu ve seks üzerine çalıştığımı anlamaları çok sürmüyor. | TED | عندما أذهب الى الحفلات عادة لا يستغرق الكثير من الوقت ليكتشف الناس أنني عالمة وأنني ادرسُ الجنس |
2009'da bir grup bilim insanı bu kaynakların sağlığını ölçen bir yöntem önerdiler. | TED | في عام 2009، اقترحت مجموعة من العلماء كيف نقيمُ سلامة الموارد المشتركة العالمية. |
Ve birçok bilim insanı bunun insanın yüz yüze kaldığı en ciddi sorun olduğuna inanıyor. | TED | والعديد من العلماء موقنون اننا نواجه مشكلة عويصة ان انقرضت هذه الكائنات |
Kimileri, gözü kara olduğumu düşünmüş olabilir, ancak bilim insanı adayları ile konuşurken, matematik korkularını ortadan kaldırmak benim alışkanlığım oldu. | TED | بعضكم يظن بأنني متهور، لكن باتت من عاداتي أن أتجنب خوفي من الرياضيات عندما أتكلم مع العلماء المرشحين. |
Ellerinde çok az kanıt olmasına rağmen, bir çok bilim insanı, insan beyni dahil bütün memeli beyinlerinin aynı şekilde, her zaman beynin büyüklüğüyle orantılı sayıda nöronlardan oluştuğunu düşünüyorlardı. | TED | على الرغم من قلة الأدلة، اعتقد العلماء أن كل أدمغة الثديات، بما فيها الدماغ البشري، مصنوعة بنفس الطريقة، من عدد من الخلايا العصبية الذي دائماً يتناسب طردياً مع حجم الدماغ. |
Fakat yapay zekâ çağı keşifleri devam etti ve daha fazla bilim insanı bu konuya kendini adadı. | TED | ولكن استمر عصر الذكاء الاصطناعي، وبذل المزيد من العلماء أرواحهم فيه. |
Etkimiz öyle derin ki çoğu bilim insanı Dünya'nın jeolojik tarihinde kalıcı bir iz bıraktığımızı düşünüyor. | TED | أثرنا عميق جدًا لدرجة جعلت معظم العلماء يعتقدون بأن البشرية قد تركت أثرًا دائمًا على سجل الأرض الجيولوجي. |
15 yıl gibi yakın zamana kadar, bu teknolojilerin çalışmayacağını söyleyen birçok bilim insanı vardı. | TED | منذ 15 عاماً شكك الكثير من العلماء في نجاح تلك التقنيات |
Panik anında kendi kendime küçük bilim insanı rolüne bürünüp çok analitik bir şekilde konuşan biriyim. | TED | الآن، في الأزمات، أميل إلى التحليل، مثل العلماء الجدد، وأبدأ الحديث بشكل تحليلي |
Ne yazık ki Avogadro'nun atom fikrini çoğu bilim insanı kabul etmedi ve doğru olduğunu ispatlamanın yolu yoktu. | TED | ولسوء حظ أفوغادرو، فإن معظم العلماء لم يتقبلوا فكرة الذرة، ولم تكن هناك وسيلة لإثبات صحة كلامه. |
Çoğu bilim insanı Avogadro'nun çalışmasını tamamen teorik gördü ve çok fazla üzerinde düşünmedi. | TED | معظم العلماء نظروا إلى عمل أفوغادرو على أنه افتراضي محض، ولم يفكروا فيه كثيرا. |
Parlak bir bilim insanı, bilimle sadece bilimin adına ilgilenirdi. | Open Subtitles | أي انها عالمة رائعة تهتم في المعرفة لمصلحتها الشخصية |
Neden dünya çağında ünlü bir bilim insanı, bir otel yerine bizim dairede kalacak? | Open Subtitles | لِم ستقيم عالمة مشهورة عالميا في شقتنا بدلا من أن تقيم في فندق؟ |
Bilimin bir var oluş biçimi olduğu ve deneylerin oyun olduğu fikirleriyle donanmış olarak sorduk, herkes bir bilim insanı olabilir mi? | TED | لذا، مسلحا بهاتين الفكرتين، أن العلم أسلوب حياة، وأن التجارب هي ألعاب، تساءلنا، هل بإمكان أي كان أن يصبح عالما؟ |
Bulgular önemlidir, bilim insanı olmak için birçok şey bilmen gerek, orası öyle. | TED | الحقائق مهمة. يجب علبكم أن تعرفوا أشياء كثيرة لتصبحوا علماء. هذه هي الحقيقة. |
Neyse senin bilim insanı olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنك عالمٌ |
En azından ironik bir şekilde bilim tarafından yere serilen... ilk bilim insanı ben olmayacağım, değil mi? | Open Subtitles | على الأقلّ لن أكون أوّل عالِم يستنفده العلم بطريقة ساخرة |
Bir bilim insanı olarak ve aynı zamanda bir insan olarak, kendimi harikalara karşı duyarlı yapmaya çalışıyorum. | TED | كعالمة وأيضًا كإنسانة كنت أحاول أن أجعل نفسي عرضة للتساؤل والدهشة. |