Ajan Rossabi'nin benim NA'da olduğumu bilmesinin tek bir yolu var. | Open Subtitles | كان هناك طريقة واحدة ليعلم العميل عن دخولي في سلك المخدرات |
Belki insanların geceleri ne olduğunu bilmesinin zamanı geldi. | Open Subtitles | ربما حان الوقت ليعلم الآخرون حقيقة ما يحدث تحت جناح الليل |
Tartışmayı bilmesinin imkânı yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك طريقة ليعلم بها عن الحُجة |
Sharon'ın Kobol hakkında bu kadar çok şey bilmesinin nedeninin Cylon pususu olduğunu göz önünde bulunduran var mı acaba? | Open Subtitles | ..هل وضع أي أحد بالإعتبار سببب معرفة (شيرون) للكثير عن (كوبول) لانها قد تكون مكيدة للسيلونز؟ |
Hiç kimse, Sharon'un Kobol hakkında bu kadar şey bilmesinin bir Cylon tuzağı olabileceğini düşündü mü? | Open Subtitles | ..هل وضع أي أحد بالإعتبار سببب معرفة (شيرون) للكثير عن (كوبول) لانها قد تكون مكيدة للسيلونز؟ |
Senin ve ekibinin bilmesinin önemli olacağını düşündüm. Bu adamı kesip açmadan evvel hepiniz uyuşturucu madde aldınız. | Open Subtitles | شعرته أنّه من المهمّ أن أعلمكَ أنتَ وفريقكَ قبل قطع هذا الرجل، أنّكم مخدّرين جميعاً |
Senin ve ekibinin bilmesinin önemli olacağını düşündüm. Bu adamı kesip açmadan evvel hepiniz uyuşturucu madde aldınız. | Open Subtitles | شعرته أنّه من المهمّ أن أعلمكَ أنتَ وفريقكَ قبل قطع هذا الرجل، أنّكم مخدّرين جميعاً |