Güzel. Çocukça birşey yapmak zorunda kalmamam, sevindirici. | Open Subtitles | جيد ، أنا سعيد أنى لم أفعل شيء غير ناضج |
Ailem için birşey yapmak istedim. | Open Subtitles | حاولت أن أفعل شيء للعائلة، و... |
Ailem için birşey yapmak istedim. | Open Subtitles | حاولت أن أفعل شيء للعائلة، و... |
Aptalca birşey yapmak istemiyorum. Yalnızca işimizi tamamlamak istiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريد القيام بشيء غبي ولكنني اريد تحقيق ما قدمنا من أجله |
İsimsiz. Her neyse, 20. yüzyılda çağdaş sanat tuhaf birşey yapmak ve boşluğu açıklama ve yorumlama ile doldurmak demek -- ki benim yaptığım da buydu. | TED | على أي حال، الفن المعاصر في القرن ال20 هو حول القيام بشيء غريب ثم ملئ الفراغ بشرح و تفسير -- بالضرورة مثل ما فعلت. |
birşey yapmak istiyorsan, O halde kendin yap! | Open Subtitles | إذا تود القيام بشيء بطريقة صحيحة عليك القيام بهِ بنفسك! |
Gerçekten çok sevdiğim... birşey yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا حقاً أفعل شيء... أحبه بشدة... |
Daha sonra birşey yapmak ister misin? | Open Subtitles | هل تريدين القيام بشيء في وقت لاحق؟ |
birşey yapmak istedim... yardım etmek için... sonra arkadaşım olan Sting`i aradım. | Open Subtitles | أردت القيام بشيء لمساعدة ذلك الصبي. لذلك اتصلت بصديقي المخلص (ستينغ)، |
Hep böyle birşey yapmak istemişimdir. Yani... | Open Subtitles | لطالما أردت القيام بشيء كهذا، أعني... |