Bu yolda daha önce de böyle bir şey görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيت شيئا مثل هذا على هذا الطريق من قبل. |
Daha önce bir şey görmüştüm ama... bağlantı kuramamıştım. | Open Subtitles | رأيت شيئا من قبل لم لم اربط ذلك به او بالشريك |
Çocuklar, el arabasını devirdiğim için üzgünüm. Yemin ederim bize doğru gelen bir şey görmüştüm. | Open Subtitles | . أنا آسف لأنني حطمت العربة شباب . لكنني أقسم إنني رأيت شيئا متجها نحونا |
-Ama ben orda bir şey görmüştüm. Ne var orda | Open Subtitles | لكنى رأيت شيئا, ماذا يوجد خلف السور؟ |
'Antika Tanıtım Turu'nda tam olarak böyle bir şey görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيت شيئا مثل هذا في محل رود شوو |
Dateline sitesinde böyle bir şey görmüştüm. | Open Subtitles | انا رأيت شيئا عنه في برنامج ( دايت لاين)ا |
Masalardan birinde bir şey görmüştüm. | Open Subtitles | رأيت شيئا في أحد الجداول. |