| Bu kadar çok değiştiysek, bir şey olmuş olmalı. | TED | اذا كنّا قد تغيرنا كثيرا, اذن هناك شيء ما حدث |
| Kameralara bir şey olmuş, devreleri yanmış. | Open Subtitles | حدث شيء ما للكاميرات، وقد تم تخريب الدارات الكهربائية، و.. |
| Ona bir şey olmuş gibi gözükmesini istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريد أن يظهر وكأن أي شيء حدث له أنت محظوظاً يا بيكو |
| Bu polise bir şey olmuş. | Open Subtitles | شيئا ما حدث لذلك الشرطي. |
| Dün gece çok garip bir şey olmuş. | Open Subtitles | شيء ما حدث أثناء الليل، إنه امر غير عادي. |
| Okulunda bir şey olmuş galiba. Hemen gelmemi söylüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك شيء ما حدث بالمدرسة أخبرتني أن أسرع بالمجيء |
| O gece ona bir şey olmuş ve... | Open Subtitles | حسنُ، شيء ما حدث له تلك الليلة |
| Sınıfındaki kişilere bir şey olmuş mu diye kontrol edeceğim. | Open Subtitles | سوف أتأكد من زملائه الذين كانوا معه فيما أذا حدث شيء ما |
| Çünkü bunca yıldan sonra tekrar yazmak istiyorsun, bir şey olmuş. | Open Subtitles | تريد أن تكتب مرة ً أخرى! لابد و أن حدث شيء ما |
| Hayır, o gün mutlaka bir şey olmuş olmalı. | Open Subtitles | كلاّ ، ثمّة شيء حدث بذلك اليوم ، و لا ريب. |
| Orada bir şey olmuş Wells | Open Subtitles | هناك شيء حدث هناك |
| Agnes'a bir şey olmuş. | Open Subtitles | شيئا ما حدث (لأغنيس. ) |
| Sanki burada bir şey olmuş gibi. | Open Subtitles | أشعرُ أنّه حدث أمرٌ ما |
| Güney Kanadı hakkında daha fazla bilgi edinmeliyiz, bakalım orada bir şey olmuş mu. | Open Subtitles | يجب أن نعرف , أكثر عن الجناح الغربي و نرى إن كان حدث شئ ما هنا |
| Buluzuna da bir şey olmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | ويبدو أن ثمة خطب بقميصك |
| Sana bir şey olmuş. | Open Subtitles | ثمة شيء حصل لكِ. |
| - Boynum, boynuma bir şey olmuş. | Open Subtitles | رقبتي، ثمة شيء خاطيء |
| O ayda başkalarının öğrenmesini istemedikleri bir şey olmuş gibi bir hisse kapılıyorum. | Open Subtitles | يخامرني شعورٌ بأن شيئاً ما حدث في ذلك الشهر والذي لايريدون أن يعرف العالم بشأنه |
| - Evet, görünüşe göre alışveriş merkezinde bir şey olmuş ve durumu daha da kötüleşmiş. | Open Subtitles | ــ يبدو ان شيئاً ما حصل في المجمع وأخذت تزداد سوءاً |
| Ama bir şey olmuş Will. | Open Subtitles | (لكن أمر ما حدث (ويل |
| Dün gece oynadıkları kâğıt oyunuyla ilgili bir şey olmuş olsa gerek. | Open Subtitles | حسنٌ، من المحتمل شيء له علاقة بلعبة الورق وهم ثملين التي جرت هنا الليلة الماضية |
| - Cate, bir şey olmuş. | Open Subtitles | كيت ، حدث امر طارىء ماذا ؟ |