Ayrıca dünya değiştiren değerleri cep telefonu gibi basit bir şeyde görebiliriz. | TED | و بإمكاننا معاينة قيم العالم المتغير في شيء بسيط ، كالهاتف الخليوي. |
Ben de beni yenemeyeceğin bir şeyde sana meydan okumaya karar verdim. | Open Subtitles | لذلك قررت أن أتحداك في شيء ما أعرف أنك لن تغلبني فيه |
Bir daha bana bir şeyde iyi olmadığını söylediğinde sana inanacağım. | Open Subtitles | في المرة القادمة لو تخبرني أنك لست بارع في شيء سأصدقك |
Ama şimdilik saklayacağım bunu yazdığım bir şeyde kullanmak istiyorum | Open Subtitles | لكني سأحتفظ به في حالة رغبتي بإستعماله في شئ كتبته |
- Bak, böyle basit bir şeyde bile - anlaşamıyorsak, belki de ortak olmamalıyız. | Open Subtitles | اسمع، إن لم يكن باستطاعتنا الإتفاق على شئ مهمّ كهذا، فربما لا يجب أن نعمل سوياً |
bir şeyde iyi olduğunu söylemek nasıl hakaret olur ki? | Open Subtitles | كيف أكون أهنتك حين أقول أنك جيدة في أمر ما؟ |
Birincisi: "deresi" veya "kanalı" ile biten hiç bir şeyde yüzme. | TED | أولاً: لا تسبح في أي شيء ينتهي بقناة أو جدول مائي. |
Bir öbemli sebebi şu ki Afrika savannalarındaki atalarımız bir şeyde çok iyiydiler. | TED | أحد الأسباب الهامة هو أن أسلافنا الذين عاشوا في غابات السافانا في إفريقيا كانوا حقًا ماهرين في أمر واحد. |
İş ve hayatı birbirine karıştıramazsın, özellikle de kurallara uymayan bir şeyde. | Open Subtitles | لا يمكنك المزج بين العمل وحياتك الخاصة، خصوصاً في شيء غير رسمي. |
Ayrıca bir şeye daha değinmek istiyorum: Her biriniz bir şeyde diğerlerinden daha iyi. | TED | ولكن أريد أن اُشير لشيء ما كلٌ منكم يتفوّق على الآخر في شيء ما |
Ustalık, gerçekten anlamlı olan bir şeyde gittikçe daha iyi seviyeye gelmek. | TED | البراعة، الرغبة في أن نصبح أحسن وأحسن في شيء مهم. |
Bunun gibi bir şeyde, aerodinamik yasalarından anlaman gerekir. | Open Subtitles | يجب أن تفهم الأساسيات من الديناميك الهوائي في شيء مثل هذا |
Eğer mükemmel olduğunuz bir alan varsa... eğer bir şeyde, herhangi bir şeyde en iyisiyseniz... o zaman zengin olmak planlanabilir. | Open Subtitles | جانباًمنالتفوق .. أيأنتكونيبارعةفيشيءما .. أنتي الأفضل في شيء ما .. |
Konuşarak sıyrılamayacağım bir şeyde mi başarısız oldum? | Open Subtitles | لقد فشلت في شيء لم أستطِع أن أجد له مخرجاً ؟ |
Nihayet Kardeşimin asla başaramayacağı bir şeyde başarılı olacağim. | Open Subtitles | أخيرا سأنجح في شيء ما أختي لن تستطيع ان تفعل ذلك |
Seni bir şeyde yeneceğim baba! | Open Subtitles | حسناً ، هذا سينتهي الآن سأغلبك في شيء يا أبي |
Umarım bu işte iyisindir. bir şeyde iyi olduğun sürece seni deviremezler. | Open Subtitles | أتمنى أن تكوني ماهرة فيه.طالما أنكي ماهرة في شئ ما فلا يمكنهم أن يتخلون عنكي |
Paskalya sepeti dağıtmak bana göre olmayabilir ama başka bir şeyde başarılı olabilirim. | Open Subtitles | ربما لا أكون بارعاً في توصيل سلات عيد الفصح، ولكن قد أكون بارعاً في شئ آخر |
Bu yetişkin hayatlarımızda bir şeyde anlaştığımız ilk kez olabilir. | Open Subtitles | هذا على الأرجح هو مرتنا الأولى و نحن بالغون و نتفق على شئ ما |
Bana bir şeyde yardım et. | Open Subtitles | مفهوم , أنظر , ساعدنى على شئ هنا |
Cerrahi stajyer öğrenci olarak yazma ve araştırma ile başladım, herhangi bir şeyde uzman olmasına daha uzun yolları olan biri olarak. | TED | كانت بداياتي في الكتابة والبحث كمتدرب جرّاح، كشخص كنت بعيداً عن أن أكون محترفًا في أي شيء |
bir şeyde haklıydı: Çalışma zamanı, tatlım. | Open Subtitles | .لقد كان محقا بشان أمر واحد وقت العمل، عزيزتى |