Almanlar denizaltılar için yeni bir şifre kullanmaya başlamışlar. Yine çıkmaza girdik. | Open Subtitles | لقد نقل الألمان غواصاتهم إلى كتاب شفرة جديد وأصبحنا مغيبين مرة أخرى |
Zile mi basayım yoksa kullanabileceğim bir şifre mi var? | Open Subtitles | هل يمكنني الدخول مباشرة أم أن ثمة شفرة يمكنني استخدامها؟ |
- Sadece bir şifre kırmanın bir sürü yolu var. | Open Subtitles | إنها مجرد كلمة مرور .. هناك طرق لإختراقها |
Şimdi bu bir şifre mi, yoksa yazılanı mı kastediyor? | Open Subtitles | الآن، هل هذا رمزاً أم أنه يعني معناه الواضح فحسب؟ |
Onun çevrimdışı depolama sitesine ait bir şifre. | Open Subtitles | رقم سري للولوج الي موقعه الخاص بتخزين الملفات |
Tamam. Ama sana bir şifre vereceğim, yoksa kaleye giremezs... | Open Subtitles | حسناً ، لكن علي أن أعطيكِ كلمة المرور أو لايمكنكِ دخول الحصن |
Bu röleler, bir şifre veya hatta bir ses ile tetiklendiği an gelen bilgileri, sadece programlandığınız şekilde işlerdiniz. | Open Subtitles | وعندما تتذر هذه الصور والمعلومات ربما بواسطة كلمة سر أو صوت ما فعندها ستعمل فقط بالطريقة التي برمجتك بها |
Herhangi bir şifre bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعرف أيّ كلمة سرّ |
Evet, aradım. Kilitleri değiştirdim ve yeni bir şifre çıkarttım. | Open Subtitles | أجل، لقد غيرت الأقفال، ولدي رمز سري جديد. |
Eski bir şifre, ama hala geçerli. | Open Subtitles | إنها شيفرة أقدم ياسيدي، لكنها تمكّنت من الخروج. |
Julio Sezar'ın arkadaşlarına gönderdiği mektuplarda kullandığı bir şifre. | Open Subtitles | إنها الطريقة التي كان يستعملها (يوليوس قيصر)، عند إرسال الرسائل لأصدقائه. |
bir şifre ve retina taraması ile. Günaydın herkese. Güzel bir gün değil mi? | Open Subtitles | وهنالك طريقين للاختراق شفرة رئيسية وبصمة العين الشخصية غير قابلة للتقليد والتي سنقلدها |
Bilgisayar bir şey bulamadı, ama ben bunun bir şifre olduğundan eminim. | Open Subtitles | لم يستطع الكومبيوتر فكها لكني واثق من أنها شفرة |
Ama bende bütün binada geçerli olan bir şifre var. | Open Subtitles | إنها متغيرة من حجرة لأخرى لكن أنا معى شفرة لكل المبنى رائع |
Asla başkasıyla farklı bir şifre kullanabileceği konusunu dikkate almadık. | Open Subtitles | ولم يضع ابدا أهمية لأمكانية إنه يمكن أن يستخدم شفرة مختلفة مع أي شخص آخر. |
Gerçekten zor bir şifre korumasını kırmanın en iyi yolunu merak ediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ماهي الطريقه الأسهل لإختراق كلمة مرور مشددّه ؟ |
Tek ihtiyacın bir şifre belirlemen. | Open Subtitles | نعم، كل ما عليك القيام به هو إنشاء كلمة مرور. |
Sadece senin bilebileceğin bir şifre koydurttun. | Open Subtitles | قمت بتثبيت كلمة مرور ذلك فحسب وكنت أعرف. |
Bir ses ona bir şifre girmesi gerektiğini ve bu şifrenin ikinci sayısının birinci sayısına eşit ya da ondan büyük, üçüncü sayısının ikinci sayısına eşit ya da ondan büyük olacak şekilde artan pozitif tam sayılardan oluştuğunu söylüyor. | TED | هنالك صوتٌ يشير إلى أنها تدخل رمزاً مكوناً من ثلاثة أرقام صحيحة موجبة بترتيب تصاعدي، إذاً الرقم الثاني أكبر أو يساوي الأول، والرقم الثالث أكبر أو يساوي الثاني. |
Tabii bir şifre değilse. Elimdeki tek şey bu. | Open Subtitles | إلا إن كان يستخدم رمزاً هذا كل ما عرفت |
Onun çevrimdışı depolama sitesine ait bir şifre. | Open Subtitles | رقم سري للولوج الي موقعه الخاص بتخزين الملفات |
Bu adamın bilgisayarında çocuk pornosu varsa ve biz yanlış bir şifre girersek bu, bütün harddiski silecek bir virüsü devreye sokabilir. | Open Subtitles | إن كان هذا الرجل لديه فيديو إباحي للأطفال على حاسوبه وكتبنا كلمة المرور الخاطئة فربما يسبب فيروس يمسح كامل القرص الصلب |
Şifre yazılırken kullanılan hesap ve güvenlik programına rasgele sahte numaralar girdiğin zaman program sana bir şifre verir. | Open Subtitles | التفسير ذو العلاقة إذكر أثناء جيل إندمج مع المولّد العشوائي سيعطيك كلمة سر. |
Bu mektupların içinde gizli bir şifre vardı. | Open Subtitles | كان يوجد رمز سري في تلك الرسائل. |
Çok uzun bir süreden beri böyle bir şifre görmemiştim. | Open Subtitles | انا لم ارى ابدا شيفرة كهذه منذ مدة طويلة |
Julio Sezar'ın arkadaşlarına gönderdiği mektuplarda kullandığı bir şifre. | Open Subtitles | إنها الطريقة التي كان يستعملها (يوليوس قيصر)، عند إرسال الرسائل لأصدقائه. |
Üzerindeki işareti de çıkaramadım. Sanırım bir şifre. | Open Subtitles | وأنا لا أعرف هذا الشعار أعتقد أنه رمز |
Ama ben hattın her iki ucuna da bir şifre cihazı kurdum. | Open Subtitles | لقد ركبت آلة تشفير في كلتا طرفي الخطّ |