"bir ağız" - Traduction Turc en Arabe

• فما على
• لديه فم
• بفمها

"Annenin ensesinde bir ağız var ve sürtük şöyle çiğniyor." dediğinden beri.
تماما عندما قلت امك لديها فما على مؤخرة رقبتها وهي تمضغ هكذا

Annenin ensesinde bir ağız var ve şöyle çiğniyor.
امك لديها فما على مؤخرة رقبتها وهي تمضغ هكذا

Annenin ensesinde bir ağız var ve sürtük şöyle çiğniyor.
امك لديها فما على مؤخرة رقبتها

Gerçi, çoğunlukla "uzaylı" bir uzaylı olmak isterdim, çünkü kim daha büyük ağızdan yayılan, daha küçük bir ağız istemez ki?
على الرغم من هذا،دائماً كُنت أتمنى أن أكون فضائية لأن من لا يريد أن يكون لديه فم أصغر الذى يخرج من فمه الاكبر.

Büyük bir ağız var.
لديه فم كبير

Tanrım, annem yürüyen bir ağız.
ياإلهي، أمي تمشي بفمها.

- Yürüyen bir ağız.
-تمشي بفمها .